YTÜ DSpace Kurumsal Arşivi

Akıllı şehir olgusunun değerlendirme yaklaşımında yerel boyut

Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.author Ateş, Mücella
dc.date.accessioned 2022-04-12T08:59:08Z
dc.date.available 2022-04-12T08:59:08Z
dc.date.issued 2018
dc.identifier.uri http://dspace.yildiz.edu.tr/xmlui/handle/1/12890
dc.description Tez (Doktora) - Yıldız Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2018 en_US
dc.description.abstract Günümüzde şehirlere olan göçün sürmesi ve nüfus artışının boyutları incelendiğinde, 1950 yılında dünya nüfusunun %30'luk kısmının kentlerde yaşadığı, 2010 yılında bu oranın %50'ye yükseldiği biliniyor. Yapılan araştırmalarda 2030 yılında nüfusun %60'ının, 2050 yılında ise %70'inin kentlerde yaşayacağının tahmin edildiği ön görülmektedir. Bu gelişmeler ekseninde bir yandan mevcut kent nüfusu artarken, diğer yandan yeni yerleşmeler oluşturma ihtiyacı ortaya çıkmaktadır. Zaman içerisinde hızla gelişen kentleşme oranı ve çoğalan tüketim unsurları; kentsel çevre, doğal çevre ve enerji sorunlarını da beraberinde getirmektedir. Büyük bir hızla gelişen teknoloji ise kentsel yaşam ve kentsel tasarım sürecine yenilikler getirmiş, 1990 sonrası ortaya çıkan “Yeni Şehircilik Akımı” ve beraberinde gelişen “Ekolojik Kentler”, “Yeşil Kentler”, “Dirençli Kentler”, “Düşük Karbon Kentler”, “Yeşil Kentler” gibi yeni kent vizyonlarının şekillenmesi de bu bağlamda olmuştur. Mevcut kent dokusunda öngördüğü uygulamaların yanı sıra, yeni kurulan şehirlerin birçoğunda, yukarıda ifade edilen çeşitli planlama yaklaşımları içinde, kapsayıcı olma ve bütüncüllük iddiası ile “Akıllı Şehir (Smart City)” yaklaşımının öne çıktığı görülmektedir. Doğal enerji kaynaklarının azalmaya başlaması, çevreyi aşırı kirleten kaynaklar ve devamında küresel iklim değişikliği ile kaynak sorunlarına karşın; hizmet talebi artışı, yerel yönetimlerin hizmet arzının yeterli olmaması, nüfusun ve kentleşmenin artması, ekonomik, sosyal ve çevresel açıdan sürdürülebilir kentler yaratmak için akıllı yaklaşımların zorunlu hale gelmesi gibi nedenlerle kentlerin akıllanması fikri doğmuş ve bu dinamikleri içeren yaklaşım “Akıllı Şehir” yaklaşımı olarak adlandırılmıştır. Günümüzde kesinleşmiş bir tanımı bulunmamakla birlikte akıllı şehirler; sınırlı kaynaklarını daha etkin ve verimli kullanan, akıllı çözümler üretmek için bilgi ve iletişim teknolojilerine yatırım yapan, yapılan yatırımlar sonucu tasarruf elde eden, böylece sağladığı hizmet ve yaşam kalitesini maksimum verimlilik sağlayacak şekilde mekansal planlama süreçlerini de bütüncül şekilde yeniden yapılandıran, doğada bıraktığı karbon ayak izini azaltan ve tüm bunları yaparken yenilikçi ve sürdürülebilir gelişime yatırım yapan şehirler olarak tanımlanmaktadır. Birçok faktörü içinde barındıran akıllı şehir kavramının günümüzde ağırlıklı olarak teknolojik gelişme ve yeniliklerin kentsel yaşama aktarılması olarak değerlendirildiği, kavramın temel alındığı politika ve uygulamalar kapsamında, kullanıcı- mekan- doğa ilişkileri ve kentin işleyiş biçiminin geri planda bırakıldığı ve kentlerin ortaya çıkan sorunlara çözüm oluşturma ve akıllı dönüşüm süreçlerinin, kentsel rekabetin bir öznesi haline gelmesi çalışmanın çıkış noktası olmuştur. Bu tez çalışmasında, ilk olarak gelişen teknolojilerle birlikte ortaya çıkan güncel kent vizyonlarının incelenmesi, birçok yaklaşımın temel niteliklerini içinde barındırma özelliğiyle öne çıkan akıllı şehir kavramının ve bileşenlerinin kapsamlı analizinin yapılarak, akıllı olmanın boyutlarının değerlendirilmesi hedeflenmiştir. Çalışma çerçevesinde kavramın temelinde üç farklı uygulama alanının tespiti yapılmış “mevcut şehirlerdeki uygulamalar”, “akıllı yeni yerleşmeler için stratejiler ”ve “kentteki tanımsız ve atıl alanların dönüştürülmesi” şeklindeki kategorilerde kavramın açıklayıcı unsurları olan akıllı ekonomi, akıllı insan, akıllı yönetişim, akıllı ulaşım, akıllı çevre, akıllı yaşam ifadelerinin ne şekilde ele alındığı, ve bu kapsamda ortaya konulan politika, uygulama ve stratejiler detaylı olarak araştırılmıştır. Nüfus artışı, kentleşme oranlarının yükselmesi ve büyük bir hızla tükenen kaynaklar karşısında gelişen teknolojilerin yardımıyla kentsel çözümler ortaya konulması ve her boyutta sürdürülebilir kent arayışının ifadesi olan akıllı şehirlerin; standartlaştırma, kentsel rekabet, puanlama, karşılaştırma ve kent sıralamalarına indirgendiği bir anlamsal dönüşüm süreci ortaya çıkarılarak, bu değişim ve dönüşüm kent sıralamaları üzerinden sorgulanmıştır. Belli kavramlar etrafında standart puanlamalar yapılarak ortaya konulan akıllı şehir sıralamalarında, yere özgü tavırda var olan kentsel aklın ve yere has olan niteliklerin göz ardı edilmesi ve akıllı şehirlerin teknoloji odaklı şehirler olarak algılanması durumu ortaya konulmuştur. Bununla birlikte; kente özgü yerel mimari özellikler, iklimsel ve coğrafi veriler, bölgesel kaynaklar, sosyokültürel süreçler, kentsel ve mekansal yaşam kalitesi, şehrin çok yönlü oluşum ve işleyiş dinamiklerinin akıllı şehir süreçleri ile ne şekilde birleştirilebileceği üzerinde durulmuştur. Alan çalışması kapsamında bu tespitler doğrultusunda varsayımlar karşılaştırmalı olarak değerlendirilmiştir. Bu çalışmada akıllı şehir kavramının mekansal biçimlenme boyutunu yansıtan “akıllı çevre” bileşenleri ele alınmış, bu çerçevede yere özgü niteliklerin ortaya çıkarılması ve “akıllı şehir” süreçleri ile bütünleşmesi sorgulanmıştır. Çok ölçütlü karar destek sistemlerinden olan Analitik Hiyerarşi Süreci (AHS) yöntemiyle ele alınan mevcut ölçütlerle yerel potansiyeli ve buna yönelik verileri temsil eden şehir sıralamalarında satır aralarında faktörlerin ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Akıllı şehir uygulamaları bakımından olgunluk seviyeleri kanıtlanmış 9 Avrupa şehri ile İstanbul'dan, bu alanda çalışan, politika ve uygulamalar ortaya koyan farklı disiplinlerden gruplar ile AHS değerlendirme anketleri yapılarak, bu alanda faaliyet gösteren uzmanların görüşlerine başvurulmuştur. Tez çalışması kapsamında, ortaya konulan ve kentsel akıl ekseninde yere özgü verilerin etkin kullanımını ön gören parametrelerin önem ağırlıklarının daha yüksek olduğu; kentsel akıllılığın değerlendirilmesinde temel olan mevcut parametrelerin ise yetersiz olduğu sonucu ortaya çıkmıştır. Bu sonuçlardan hareketle, kavrama yönelik yeni bakış açıları ve uygulama biçimleri kazandırılması hedeflenmiş, mevcut bakış açılarına dayalı uygulama biçimlerinin, yerel niteliklerden beslenen parametreler ile bütünleştirilmesinin önemi ifade edilmiştir. en_US
dc.language.iso tr en_US
dc.subject Akıllı şehirler ve akılı çevre en_US
dc.subject Kentlerin rekabeti en_US
dc.subject Akıllı şehir sıralamaları en_US
dc.subject Analitik Hiyerarşi Süreci (AHS) en_US
dc.title Akıllı şehir olgusunun değerlendirme yaklaşımında yerel boyut en_US
dc.type Thesis en_US


Bu öğenin dosyaları

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster