Özet:
14. yüzyıl sonunda Anadolu'nun en büyük kentlerinden biri olan ve dünya ticaretine katılan Bursa, 15. yüzyılda dünya ile ekonomik baglantıları olan uluslararası transit ticaret merkezi olmustur. Bursa'da ticaretin bu denli gelismesinde ipekçilik, ticari yollar, esnaf örgütlenmesi veyabancı tüccarlar önemli rol oynamıstır.14. yüzyılda olusmaya baslayan bölge, hanlar, bedesten, arasta köprü, çarsılar, pazarlar ve dükkanlarla geliserek, 16. yüzyıl ortalarına kadar gelisimini tamamlamıstır. Bursa Hanlar Bölgesi, Türk kentlerinde degisik ticaret yapılarının çarsıyı nasıl olusturdugunu göstermesi açısından ilk örnektir. 17.ve 18. yüzyıllarda devletin siyasi otoritesini yitirmesi ile bölgeye yeni yapı yapılmamıstır.1839 Tanzimat Fermanı'yla sosyo-ekonomik ve kültürel dönüsümler gerçeklesmistir. Bu dönemde Bursa'da yönetim ve kültür yapıları insa edilmis, ulasım sisteminin degismesi sonucunda yeni yollar açılmıstır. 19. yüzyılda bütünlügü olan bir planlama stratejisinden söz etmek mümkün degildir. Devlet adına yönetme yetkisini elinde bulunduran valilerin görüsleridogrultusunda planlama çabaları yapılmıstır. 19. yüzyıl sonu ile 20. yüzyıl basında,sehircilik projeleri ile sınırları belirlenmis bir merkez olusmustur. Ulasım sisteminindegismesi, bölgenin kent içindeki konumunu güçlendirmis, ancak birçok anıtsal yapınınyıkılmasına neden olmustur.Cumhuriyet döneminde Hanlar Bölgesi, ticaret, yönetim ve kültür merkezi olma özelligini korumustur. Siyasi örgütlenmede yasanan degisim, kent yönetimlerinde de görülmüstür. Kurulan kent yönetimleri, kentlerde gelisen bu potansiyeli yönlendirebilmek için imar düzenlemeleri ile ilk kent planlama çalısmalarını baslatmıstır. Osmanlı Devleti'nin ilk baskenti ve 668 yıllık bir geçmise sahip Bursa'da merkez üzerinde yer alan baskıların kaldırılması, bölgenin korunarak gelecek kusaklara aktarılması gerekmektedir.