Özet:
Petrol rezervlerinin her geçen gün azalıyor olması, dünya ülkelerinin önümüzdeki yıllarda petrol temini konusunda bir çıkmaza sürükleneceğinin kaçınılmaz olması ve bütün bunların yanı sıra fosil kaynaklı yakıtların çevre üzerinde sahip olduğu olumsuz etki ve tahrip edici özellikler, birçok ülkeyi ve kuruluşu alternatif enerji kaynakları konusunda arayış içerisine itmiştir. Doğalgaz 1970'li yıllarda yaşanan bir enerji darboğazından sonra birçok ülke tarafından gündeme gelmiş ve alternatif bir enerji kaynağı olarak kendine yer bulmaya başlamıştır. Rezerv ve temin bakımından bol olması, bunun neticesinde maliyetler yönünden fosil kökenli yakıtlardan çok daha avantajlı olması, hem çok temiz, hem de çok verimli yanma özelliklerinin olması bu yakıt türünün kullanımını oldukça arttırmıştır. Doğalgazın araçlarda alternatif bir yakıt olarak kullanılması da, zaman içerisinde gelişmiş ve pratikte kendine ciddi oranda yer bulmaya başlamıştır. Doğalgaz'ın rezervler, depolama yöntemleri v.b. genele dair bir takım bilgileri ile beraber, tüm alternatif yakıt türlerine, doğalgazın saf halden araçlarda tüketilmeye hazır hale gelene kadar uğradığı süreçlere ve farklı motor teknolojilerinde ki uygulamalarına, farklı formlarının bireylerin kullanımına sunulması için inşa edilmesi gereken tesislerin ilk yatırım, işletme ve bakım maliyetlerine değinilmiş, bunların arasından CNG tesislerinin kurulum ve işletim açısından en avantajlısı olduğu ortaya konmuştur.