Özet:
Enerjinin ölçülebilir olması ve verimli kullanılmasında bina yönetim sistemlerinin etkisi her geçen gün artmaktadır. Ticari binalarda ısıtma soğutma ekipmanları, aydınlatma sistemleri, asansörler önemli ölçüde enerji tüketimine neden olmaktadır. Resmi Gazete' de 2010 yılında yayınlanan "Binalarda Enerji Performansı" yönetmeliği ile konfor şartlarından ödün vermeden enerji tüketimlerinin azaltılması hedeflemektedir. Bu yönetmelik ile öncelikli amaç kullanılan enerjinin ölçümlenmesi ve raporlanmasıdır. Bu raporlar sonucu oluşan veriler ile binalara enerji kimlik belgesi verilecek ve sınıflandırma yapılacaktır. Bu da projelendirmeden işletmeye kadar geçen tüm aşamalarda enerji verimliliğini ön plana çıkarmaktadır. Projelendirme ve tasarım esnasında hesaplar maksimum ve minimum iklim koşulları göz önüne alınarak yapılmaktadır. İşletme sırasında ise sistemin bu pik yüklerde çalışma süresi çok düşüktür. Otomatik kontrol sistemi kullanılarak iklim koşullarına göre kapasite ayarı yapılabilmektedir. Bu kapasite ayarları ise oransal çalışabilen frekans konvertörlü motorlar ile desteklenmektedir. Bu çalışmada bir ticari binanın otomatik kontrol sistemi olmadan işletilmesi durumundaki enerji tüketimleri ile otomatik kontrol sistemi ile işletilmesi durumundaki enerji tüketimleri karşılaştırılmıştır. Karşılaştırma, kış konumunda ısıtma ve havalandırma sisteminin tükettiği yakıt ile bu ekipmanlarda kullanılan elektrik motorlarının frekans konvertörlü olması halinde tüketeceği elektrik gücünü baz almaktadır. Önce binanın kurulu yükü ile hesaplanan yükler arasındaki fark parasal değere çevrilmiştir. Ardından binaya otomatik kontrol sistemi yapılması ve frekans konvertörü ilave edilmesi için yapılması gereken yatırım tutarı belirlenmiştir. Hesaplanan bu iki değer kullanılarak bugünkü değer yöntemi ile yatırımın geri ödeme süresi hesaplanmıştır.