Özet:
Bolu, Orta Anadolu'yu batı ile birleştiren sıradağlar arasında kurulmuş, adı tarihi kaynaklara ve efsanelere sahne olmuş bir kenttir. Tabii güzellikleri, kültürel öğelerinin yanı sıra Türkiye'nin en yoğun trafiğini taşıyan karayolu üzerinde bulunması sebebiyle konumu itibarıyla da önemi büyüktür. Sanayileşme sürecinin başlamasıyla birlikte bir çok kentimizde görüldüğü gibi Bolu ilindeki geleneksel dokuda da önemli tahribatlar olmuştur. Çok büyük bir yerleşim alanına sahip olmamasına rağmen geleneksel mimari yapısıyla Türk kültürü içerisinde yerini almış olan Bolu'da geleneksel mimari eserler oldukça azalmıştır. Özellikle konut mimarisinde tahribatın anıtsal yapılara oranla daha da hızlı olduğu, bu tür örneklerin sayısının fevkalade azalmış olmasından anlaşılmaktadır. Bu tahribatlarda bölgede geçmişte yaşanmış olan şiddetli depremlerin de etkisi büyük olmuştur. Bugün birçok yapıda bu depremlerin meydana getirdiği hasarların izleri mevcuttur. Kültürel mirasımızın en önemli öğelerinden biri olan sivil mimarlığımızın korunması ve gelecek kuşaklara aktarılmasının yanı sıra bu geleneksel potansiyelin değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu amaçla geleneksel mimari yapıların yoğun olduğu veya en azından süreklilik gösterdiği bölgeler tespit edilerek hem ticari hem konut alanında geleneksel kültürün sivil mimariye etkileri incelenmiştir. Yapılan analizlerle seçilen bölgelerin mevcut durumları irdelenmiş, fiziki ve sosyal yapıları belirlenmiştir. Bu bölgelerdeki korunması gerekli kültürel değerler tespit edilerek bunların biçimlenme özellikleri ve öğeleri incelenmiştir. Çalışmalarda zaman zaman tek yapı ölçeğine de inilerek yapıların yaşamını devam ettirebilmesi için sorunların tespiti ve alınması gereken önlemler belirlenmiştir. Kentteki mimari biçimlenme öğeleri incelenmiş, analizler, araştırma bölgelerinin sınırların aşarak kent merkezi sınırlarına dayanmıştır. Bunun nedeni, geleneksel mimari öğelerin Bolu kent merkezi genelinde, bir bölgede pek fazla yoğunlaşmadan kent merkezi ölçeğinde homojen olarak yayılmasından kaynaklanmaktadır. Bu sebeple bu analizlerle elde edilen değerlerin Bolu kent merkezi geneli için geçerli olduğu söylenebilir. Bu çalışmanın koruma kararları ve yapılanma ilkelerinin belirlenmesinde yönlendirici olacağı düşünülmüştür. Yapılan çalışmalar sonucunda korunması gerekli olan kültürel değerlerin tespitinin yanı sıra bunların gelecek kuşaklara aktarılabilmesi için gereken önlemler ve yeni yapılanmanın koşulları belirlenmiştir.