Özet:
Ekolojik dengenin bozulmasına neden olan etkenlerden biri yanlış gelişen yapılı çevredir. Genel anlamda ekolojik mimarlık, doğal çevre ve insana en az olumsuz etkiyi amaçlayan mimarlıktır. Çevre sorunlarının artmasıyla başlayan, sürdürülebilir kalkınma yolunda, gelişme sağlanması gereken konular "Gündem 21 "de belirtilmiştir. Ekolojik mimarlık, G21 konularıyla karşılıklı etkileşim içerisindedir ve sürdürülebilir kalkınmayı sağlamanın yollarından biridir. Sürdürülebilirdik için) mimarlık, G21 konularına ilişkin özelliklere sahip olmalıdır ve kapsamı ekolojik mimarlıktan daha geniştir. Yapıların ekolojik niteliklerinin değerlendirilmesi, olumsuz etkilerinin azaltılmasına yardımcı olur. Bir yapının ekolojik nitelikleri, "Ekolojik Prensipler" (kavram), "Yaşam Döngüsü" (zaman) ve "Mimari Ölçekler" (mekan) doğrultusunda ele alınabilir. Ekolojik mimarlığın bu "3 Boyutlu İlişki Yapısı" modelinden yola çıkarak, bir yapımn ekolojik tasarım nitelikleri ortaya konabilir. Yüksek yapıların niceliksel büyüklükleri nedeniyle, olumsuz etkilerinin azaltılması önem kazanmaktadır. Ayrıca, konforlu ve sağlıklı iç ortam koşullan sağlanmasına bağlı olan, çalışanların üretkenliği konusu, yüksek ofis yapılarında ekolojik tasarımın önemini arttırmaktadır. Oluşturulan model, ekolojik mimarlık örnekleri, ve daha önce yapılmış benzer çalışmalar yardımıyla, yüksek ofis yapılarının ekolojik niteliklerinin ortaya konulmasına dair bir kontrol listesi ve kullanıcı anketi geliştirilmiştir. Çalışma alanı olarak İstanbul'un planlama kararlarına göre, merkezi iş alam olarak seçilen ve çok- kaüı yapı tasanmlarma açılan Büyükdere Caddesi seçilmiştir. Bu alanda, karşılıklı görüşme yoluyla, 6 yüksek yapıda kontrol listesi ve bunlardan ikisinde kullanıcı anketi çalışmaları yürütülmüştür. Karşılaştırma amacıyla aynı çalışmalar ekolojik yüksek yapılar arasında adı geçen 4 Times Square (New York) yapısında da yapılmıştır. Çalışma alanındaki yapıların ekolojik mimari tasarım nitelikleri açısından olumlu ve olumsuz yönleri ve bu durumun etkenleri ortaya konmuştur. Bunlara örnek olarak: daha gelişmiş mühendislik uygulamaları, ülkenin ekonomik durumu, devlet politikaları, konu ile ilgili kanunların yetersizliği, endüstriyel yetersizlikler, altyapı eksiklikleri, bilinç ve mesleki bilgi eksikliği ve küreselleşme gösterilebilir. Bu sonuçlardan yola çıkarak İstanbul'daki yüksek yapıların ekolojik açıdan gelişimine yönelik mimari ve bu koşullan oluşturan etkenlere yönelik öneriler getmlmiştir.