dc.description.abstract |
Bu tez, mimarlık disiplinin, 'popüler kültür' alanıyla ilişkisinin incelenmesini amaçlamaktadır. 'Popüler kültür' alam, çok yönlü okumalara imkan veren yapıya sahiptir. Dolayısıyla, alanın, mimarlık disipliniyle, tezin amacı doğrultusunda ilişkilendirilebilen kavramlarıyla ele alınması tercih edilmiştir. Bilginin temellendirilmesi sorunsalı bağlamında, 'katı olan herşeyin buharlaştığı' düşünsel ortamda, ikili anlatıların da barınamaması, tarihsellikle ilişkili çoklu ortamı tarifler, 'popüler kültür' ve 'yüksek kültür' alanlarının da ayrımının zorluğuna işaret eder. İçlerinde, farklı disipliner mekanizmalar barındıran bu kültür alanları, aralarındaki gri bölgede, 'üretim' ve 'tüketim' pratikleri aracılığıyla, karşılıklı bitimsiz bir etkileşim halindedir. Bu yüzden kültür alam sadece dayatılanın tüketildiği değil, aynı zamanda farklı kimliklerin 'yeniden üretim' inin ortaya çıktığı muhalefet ve mücadele alanıdır. Mimarlık praksisinin, popüler kültür ile ilişkisi/ilişkisizliği, tercih edilmiş zemin kurgularının yöneliminden doğar. Autopoesis mimarlık söylemi, kendi edinimleri ile gerekçelenmek üzere yola çıkarken, doğal olarak popüler alanla hiç ilişkilenmez. Modernist mimarlık söylemi, 'evrensellik' arayışı ile, 'herkes için' olmayı hedeflediği halde, modern anlatılarım aşkınlaştırarak, yüksek kültür alam içerisinde konumlanmayı tercih eder. Postmodern söylem ise, çoklu ortamın varlığına dikkat çektikten sonra, gündelik hayatm 'bilindik' simgelerine, tarihsel dillere, 'süsleme'ye kucak açarak, toplumla sözde koparılan iletişimi 'yeniden' kurmayı amaçlar. Son olarak, mimarlığın kendini, popüler beğeniyi ve pazarlama koşullarım karşılamak amaçlı üretip sunabilmesi gibi medya ve pazarlama ile popüler kültürün nesnesi haline getirilmesi, metalaşması mümkündür. Mimarlık, 'popüler kültür' den kaçsa da, popüler kültüre koşsa da, 'prosumer' deneyimleyici, herşeyi 'dönüştürme', 'yeniden anlamlandırma' yöntemleriyle öngörülemez çıkaranlara ulaşmaktadır. Bu ortamdan sakınabilmek ya da onu içselleştirerek, sistemleştirerek yönlendirebilmek mümkün olamamaktadır. |
|