Özet:
Türkiye, nüfus artışı ve gelişmesi bakımından dünyanın sayılı ülkelerinden biridir. Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana sürekli büyüyen ve aynı zamanda dünyadaki gelişmeleri ve değişiklikleri yakalama çabasında olan Türkiye, bu büyüme hızının bir uzantısı olarak sürekli yeni yapılaşma ihtiyacı duymaktadır. Bu yeni yapılaşmada, zaman zaman özel sektör de devreye girmiş olsa da, her dönem en büyük işveren olarak Devlet görülmektedir. Cumhuriyetin kurulmasında önce faaliyete başlayıp 1983 yılında bugünkü ismini alan Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Türkiye'de kamu yapılarını yapma ve denetleme görevini üstlenmiştir. Yılda yaklaşık yirmi beş bin yapı yapıldığı ülkemizde, bu sayının büyük çoğunluğu devlet eliyle yapılmaktadır. Bu durum sonucunda "kolay ve hızlı yapı üretim şekli" olan tip projeler ortaya çıkmaktadır. Tip projeler, Türkiye'nin sosyal ekonomik ve yapı üretimi açısından kırılma noktalan olan 1923, 1950 ve 1980 dönemlerinde, çeşitli sebeplerden dolayı uygulama alanları bulmuştur. Bu sebeplerin başında maliyet, hızlı yapılaşma ve teknik eleman yetersizliği gelmektedir. Buna karşın, tasarım açısından meydana gelen olumsuzluklar, bununla birlikte ortaya çıkan uygulama yanlışlıkları ve ek inşaat maliyetleri, estetik ve kültürel kaygı gibi eleştiriler gelmektedir. Bakanlık ve Mimarlar camiasının karşılıklı görüş alışverişiyle çözümler üretilmesi, yeni yapılacak uygulamalar için önemli bir vizyon olacaktır.