Özet:
Türkiye'de kullanılan yapı üretim yöntemi enerji verimliliği açısından olumsuz sonuçlar doğurmaktadır. Yapının bulunduğu bölgenin iklimsel özellikleri göz önünde bulundurulmadan yapılan tasarımlar ve plansız kentleşme sonucunda ortaya çıkan tekdüze yapılaşma yapılarda enerji kullanımını belirgin derecede arttırmaktadır.Türkiye'de enerjinin %35-40'ı yapılarda tüketilmekte ve bu rakamın %85'i yapıların ısıtılması ve soğutulması amacıyla kullanılmaktadır. Enerjiyi verimli kullanmak ve Dünya'nın tehlikesi altında olduğu küresel ısınmayı yavaşlatıcı önlemler almak gerekmektedir. Enerjinin büyük kısmının tüketildiği yapıları, bulunduğu bölgenin coğrafik, iklimsel, topografik özelliklerini gerek tasarlamak enerji kullanımını belirgin derecede azaltacak, ve tasarımı yapılan bölgeye ait yapılar oluşturmaya olanak sağlayacaktır.Bu çalışmada Türkiye'nin 5 farklı iklim bölgesi için tasarlanacak otel yapıları için ısıtma ve soğutma enerjisi harcamaları açısından en verimli yapı biçimi, Design Builder adlı simülasyon programı ile ısıtma ve soğutma yükleri hesaplanarak ortaya koyulmuştur. Hesaplamalar, belirlenen otel yapısı biçimlerinin taban alanı - ısıtılan hacim oranları sabit tutarak yapılmıştır.Değerlendirmeler, yapı biçimleri açısından ve bu yapı biçimlerinde yatak başına düşen ısıtma ve soğutma yükünün miktarı açısından yapılmıştır. Kat alanı ve ısıtılan hacim sabit tutularak modellenen yatak katlarında oda sayıları farklılık göstermektedir. Bu sebeple, sonuçlar yatak katı ve yatak başına düşen enerji miktarı açısından karşılaştırıldığında en verimli sonucun elde edildiği biçimlerin farklılaşmasına sebep olmuştur.Birinci bölümde tezin amacı verilmiştir. Literatür taramasının önemli noktaları ifade edilerek hipotez ortaya koyulmuştur.İkinci bölümde iklim ve iklimle dengeli yapı tasarımı konuları verilerek, Türkiye'deki 5 farklı iklim bölgesini temsil eden 5 pilot ilin iklimsel verileri grafik ve çizelgeler aracılığıyla aktarılmıştır.Üçüncü bölümde pilot şehirlerde inşa edilmesi öngörülen yapılarda yıllık optimum ısıtma ve soğutma yükü sonucunu veren biçimi belirlemek için kullanılan yaklaşım anlatılmıştır. Bu bölümde ayrıca yapılan kabuller ve simülasyon programı hakkında bilgi verildikten sonra yaklaşımın uygulaması yapılmıştır.Dördüncü bölümde elde edilen bulgular aktarılmış, beşinci bölümde ise bulguların değerlendirilmesi yapılmıştır.