Özet:
"Müze Sergilemesinde Görsel Kimlik ve Mekan- Yapıt-Grafik ilişkisi" başlıklı bu tezde, konu, mimari ve grafik tasarım temelinde görsel kimliğin oluşturulması ve, tasarım ilkeleri bağlamında, müze sergilemesinde mekan- yapıt-grafik ilişkisi ele alınarak irdelenmiştir. Tarihsel süreç içinde ve toplumsal gelişimle birlikte sürdürülen toplayıcı anlayışın sonucunda, oluşturulan koleksiyonların sergilenmeye başlamasıyla, hazine varlıkları, günümüz müzelerinin çekirdeğini oluşturmuşlardır. Müze sergilemesinde hazırlanan görsel etkinlik, sözel ve görsel iletişim yöntemleri ile ve görsel tasarım dallarından yararlanılarak gerçekleştirilmektedir. Her dönemde müze kültürel varlığın koruyucusu olarak, gelecek kuşaklara bu birikimi bilimsel yöntemlerle aktarmaktadır. 20. yüzyılda müze, toplama, koruma, belgeleme ve sergileme işlevlerini eğitim işlevi ile birleştirerek halkın kültürlenmesine yönelik bir merkez konumuna gelmiştir. Eğitim işlevinin müzede yer almasıyla birlikte, görsel algılama verilerinin, bireyin etkin kişiliğinin, müzenin toplumsal statüsünün yeniden, çağdaş müzecilik anlayışı içinde tanımlanmasına gidilmiştir. Eğitim teorisi olarak Gestalt'ın, "bütün parçaları belirler" kuramını, müzenin, museopolitik stratejisi ve görsel kimliğinin tanımlanması yönünde bir anahtar olarak kullanması bu tezde savunulmaktadır. Müzenin kurum kimliği ve sergileme yöntemleri, kapsamındaki koleksiyonun bir bütün olarak algılanması yönünde yürüttüğü strateji, bütünlük ilkesi doğrultusunda ele alınmaktadır. Şehir ölçeğinde mimari yapı, müzenin ilk görsel iletişidir. Ancak bunun yanısıra grafik tasarım her zaman mimari ile birlikte işlevini sürdürmektedir. Uzak kamusal çevrede, şehir içindeki yollarda yönlendirme bildirişimleri, billboardlar v.b. şehir mobilyalarının kullanımıyla müze, yapısından fiziksel olarak uzak bulunan alanlarda da görsel varlığını sürdürmektedir. Müzenin yapısı içinde, yakın kamusal çevrede, uygulanan grafik unsurlar, hem müze içindeki eylem gruplarının eylemlerinin düzenlemek hem de koleksiyonla ilgili bilgiyi aktarmak amacıyla kulanılmaktadır. Uzak kamusal çevrede kullanılan grafik unsurlar, müzenin kurum kimliğini vurgulamaktadır. Müzenin fiziksel yapısı içinde uygulanan unsurlarla bu kimlik pekiştirilirken, ziyaretçi (halk) ile müzenin fiziksel ortamda iletişim içine girilmesinde yararlanılmaktadır. Müzenin kurum kimlik simgeleri olan amblem ve logotype uygulamaları, müzenin kapısından başlayarak her türlü çoğaltılmış yazılı evraklarında, katalog, bülten, kitapçık, broşür v.b. belgesel ve iletişim amaçlı unsurlarında tanımlayıcı imge olarak vurgulanmaktadır. Böylece müzenin formel ya da informel ilişkilerinde tanıtıcı ve tanımlayıcı, kimlik simgeleri olarak tasarımlanmaktadır. Grafik tasarım, görsel etkisi nedeniyle uluslararası bir dil olarak müze içinde yerini alır. Farklı kültür ve dil gruplarından gelen ziyaretçi ile müzenin iletişiminin kurulmasında grafik tasarım unsurları devreye girerek bu işlevi sağlamaktadır. Kapsadığı koleksiyonu ve kurum kimliği ile müze grafik tasarım temelinde bir bütün olarak ele alınmakta ve gerçekleştirilen unsurlar belirlenmiş ilkeler doğrultusunda oluşturulmaktadır.