dc.description.abstract |
Eğitimde yapılandırmacı anlayışın benimsenmesi ile birlikte eğitimde yeni öğretim
yöntem ve teknikleri geliştirme çalışmaları da başlamıştır. Storyline yöntemi de
1980’li yıllarda İskoçya’da öğretmen eğitimleri sırasında ortaya çıkmıştır. Storyline
yöntemi bir öykü ekseninde ilerleyerek eğitim faaliyetlerinde öğrenciyi merkeze
alan, farklı grup çalışmaları ile yürütülen, öğrencinin derste aktif olarak problem
çözmesine katkıda bulunan bir öğretim yöntemidir. Bu araştırmada Ortaokul 7.
sınıflarda Storyline yöntemine dayalı olarak işlenen Türkçe derslerinin öğrencilerin
Türkçe becerileri üzerindeki başarılarına ve tutumlarına olan etkileri
araştırılmaktadır. Araştırmada şu sorulara yanıt aranmaktadır: Türkçe derslerinde
Storyline yöntemi uygulanan deney grubu ile bu yöntemin uygulanmadığı kontrol
grubu arasında dinleme, okuma, konuşma, yazma becerileri ile Türkçe dersine
yönelik tutumları arasında ön test ve son test sonuçları arasında anlamlı bir farklılık
var mıdır? Araştırmada ön test son test kontrol gruplu seçkisiz desen kullanılmıştır.
Araştırma İstanbul ilinde bir devlet okulunda yer alan ortaokul 7. sınıf öğrencileri ile
gerçekleştirilmiştir. Araştırmada deney grubunda 28, kontrol grubunda 28 öğrenci
bulunmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak; Dinleme Başarı Testi,
Okuduğunu Anlama Testi, Yaratıcı Yazma Rubriği, Konuşma Becerileri
Değerlendirme Ölçeği ve Türkçe Dersine Yönelik Tutum Ölçeği kullanılmıştır.
Araştırma verileri nicel yöntemler kullanılarak analiz edilmiştir. Nicel veriler SPSS
programı ile değerlendirilmiştir. Araştırma verileri normal dağılım gösterdiği için iki
grup karşılaştırmalarında bağımsız gruplar t testi testi kullanılmıştır. Araştırmadan
elde edilen bulgulara göre okuma, dinleme, konuşma ve yazma becerilerinin ön test
ve son test puanları arasında deney grubu lehine anlamlı bir farklılık olduğu
görülmüştür. Bu sonuçtan yola çıkarak Storyline yöntemi ile işlenen Türkçe
derslerinin, öğrencilerin dinleme, okuma, konuşma, yazma becerilerini olumlu
anlamda etkilediği ancak Türkçe dersine yönelik tutumlarını etkilemediği
söylenebilir. |
en_US |