Özet:
Bu çalışmanın amacı 1946-1966 yılları arasında inşa edilmiş kat apartmanlarının korunmasını sağlayacak özelliklerini tanımlamak ve koruma öncelikleri açısından bir değerlendirme yapmaktır. 1983 yılından itibaren geçerli olan plan şartları nedeniyle çok sayıda kat apartmanının korunarak günümüze ulaştığı düşünüldüğü için Boğaziçi’nin Avrupa Sahili çalışma alanı olarak seçilmiştir. İncelenen dönem aralığı yapılarda mülkiyet bölünmesine izin veren yasal sürecin hazırlık evresi olan 1946 yılı ve kat mülkiyeti uygulamasının resmiyet kazandığı 1966 yılıdır. Bu zaman aralığı aynı zamanda Türkiye’de ekonomik, politik, sosyo-kültürel vb. alanda önemli gelişmelerin yaşanması açısından önemli bulunmuştur.
Çalışmanın ilk bölümünde literatür özeti, tezin amacı ve hipotezi yer almıştır. İkinci bölümde kat apartmanlarını daha iyi tanımak, mimari özelliklerini ve üretim süreçlerini anlayabilmek amacıyla dönemi anlatan kitaplar, dergiler, arşivler ve belgelerden elde edilen bilgiler değerlendirilmiştir. İstanbul’da kat apartmanlarının ortaya çıkış sürecini etkileyen faktörler ele alınmıştır. Böylelikle kat apartmanlarının özelliklerinin tanımlanabilmesi için 1946 yılından sonra yaşanan katlı apartmanlaşma süreci toplumsal, sosyo-kültürel, ekonomik ve teknolojik veriler ışığında incelenmiştir. Kat apartmanlarının Boğaziçi’nin Avrupa Sahili’nde inşa edilme süreci de bu bölümde anlatılmıştır.
Üçüncü bölümde kat apartmanlarının mimarisi ve yapısal özellikleri aynı dönem veya yakın dönem konutları üzerine yapılan araştırmalara, kat apartmanlarında yapılan gözlemlere,
arşivlerden elde edilen proje bilgilerine, eski fotoğraflara dayandırılarak tanımlanmıştır. 19. ve 20. yüzyıl’da Avrupa’daki mimari düşünce ortamı ve paralelinde Türkiye’de ortaya çıkmış mimari üsluplar ve değişen konut mimarisi incelenmiştir. Boğaziçi’nin Avrupa Sahili’nde gerçekleştirilmiş alan çalışması ile tespit edilmiş 190 adet kat apartmanı Ek-A’da envanter çalışmasından oluşan ikinci bir cilt ile belgelenmiştir.
Dördüncü bölümde kat apartmanlarının koruma nesnesi olarak kabul edilmesini sağlayacak özellikleri, mevcut koruma değerleri çerçevesinde tanımlanmıştır. Bu amaçla bu dönem mimarisi için Avrupa’da ve Türkiye’de tanımlanmış değerler ve koruma anlayışının tarihsel süreci incelenmiştir.
Beşinci bölümde kat apartmanlarının kültür varlığı olarak seçilmelerinde korunmuşluk durumları belirleyici bir durum olarak öne çıkmıştır. Bu doğrultuda koruma değerleri ile özgünlük ilişkisi ve restorasyon kararlarının özgünlük ile ilişkisi açıklanmıştır. Kat apartmanlarında gözlenen bozulma ve değişimler, nedenleri ile birlikte tezin problemini daha iyi ortaya koyabilmek ve çözüm üretmek adına koruma sorunları başlığı altında bu bölümde açıklanmıştır.
Sonuç ve öneriler bölümünde 190 adet kat apartmanı sayısı, eleme ve rastgele seçim yöntemi ile 17’ye indirgenmiştir. Seçilen 17 kat apartmanının her biri için özel değerleri ve bu değerlerin özgünlüklerine göre bir “yapı puanı” elde edilmiştir. Kat apartmanlarının sahip oldukları “yapı puanı”na göre koruma öncelikleri belirlenmiştir. Tezin kendisinin Türkiye’de inşa edilmiş kat apartmanlarının korunmasına yardımcı olması amacıyla bir akış şeması oluşturularak çalışma bitirilmiştir.