Abstract:
Geleneksel strüktür sistemlerinin önemli bir mimari elemanı olan kemer’in Mimar Sinan dönemi İstanbul camilerinde kullanımını ele aldığımız çalışmamız, özellikle iki merkezli sivri kemerlerin biçimlenişleri üzerine yapılan analitik bir incelemedir. Sayısal rölöveler ve yerinde yapılan ölçümler üzerinden 19 eserin incelendiği metinde sivri kemerler, bulundukları yere göre; iç mekanda, son cemaat yerinde, avluda ve cephede kullanılanlar olarak gruplandırılmıştır. Geometrik kuruluş ilkelerinin anlaşılması bakımından açıklık, yükseklik, karın yaylarının merkezleri gibi ölçülebilir niceliklerin yanında, kullanıldıkları yerler, bir araya geliş kuralları, tercih edilen tiplerin tespiti gibi kategorik sınıflandırmanın ortaya çıkardığı veriler birlikte yorumlanmaya çalışılmıştır.
Sonuç olarak şimdiye kadar bildiğimiz 1:5 (merkezler arası uzaklık / açıklık) oranına sahip pencî kemer tipine benzer birkaç tip dışında 1:7, 1:9, 1:11 gibi farklı oranlara sahip sivri kemerlerin de yapılarda kullanılmış olduğu anlaşılmış, bu tiplerin hangi oranlarda tercih edildiği, hangi açıklıklarda ve hangi yapılarda rastlanıldığı gösterilmiştir. Yapıların biçim repertuvarlarını oluşturan kemer tiplerinin neler olduğu, bu kemerlerin kullanıldıkları yerler bakımından diğer yapılar ile karşılaştırılması mümkün olmuştur. Geçiş elemanı, eğri örtülerin kurucu ögesi ve dekoratif kullanımı ile görünüme egemen bir üslup belirleyici olan kemerin, tasarım ve inşa sürecinde hız ve kolaylık sağlamak üzere tasnif ve tertip edildiği ortaya çıkmıştır.