Abstract:
Alport sendromu (AS), kalıtsal bir nefrit olup, sensörinöral işitme kaybı ve ilerleyen vakalarda bazen gözlenen farklı göz değişiklikleri ile karakterize bir sendromdur. İlk olarak 1900'lerin başında rapor edilmiştir. Böbrek hastalıklarının incelenmesi ve değerlendirilmesi açısından göz önünde bulundurulan ve üzerinde çokça araştırma yapılmış bir sendromdur. Genel olarak, bu sendromun teşhisi klinik belirtilere ve aile üyelerinin dikkatli muayenesine ve bazal membran yapısının elektron mikroskobik değerlendirmesine dayanır. Hastalık esas olarak X'e bağlı baskındır. Ancak hastalığın otozomal resesif AS ve otozomal dominant AS vakaların sırasıyla yaklaşık %15 ve %20'sini oluşturur. Hastalığın genel popülasyondaki prevalansı net olmamakla birlikte 1/10000-50000 civarında olduğu tahmin edilmektedir. Alport sendromu, bazal membranın temel bileşenlerinden biri olan tip IV kollajenin α3, α4 ve α5 zincirlerini kodlayan COL4A3, COL4A4 ve COL4A5 genlerindeki patojenik varyasyonlardan kaynaklanır. Türkiye'nin farklı yerlerinde yaşayan AS şüphesi ile genetik kliniğine başvurmuş 125 hastanın erişkin ve pediatrik hastayı kapsayan bu çalışmada hastaların klinik bulguları ve genetik sonuçları incelenmiştir. Hastaların ilk değerlendirmedeki ortalama yaşları xiv 23.05±20 yıl (3-63 yaş) olarak hesaplanmıştır. Çalışmada yer alan hastaların 61'i (%48,8) kadın, 64'ü (%51,2) erkek olup kadın/erkek oranı 0,95'dir. Hastalarda en sık bulgu hematüriydi ve bunu ikinci olarak proteinüri izlemiştir. 18 hastada işitme kaybı tespit edildi. 45 hastada ise böbrek hastalıkları olduğu gözlendi. Fakat hastaların hepsinde klinik ile ilişkili olduğu düşünülen bir varyasyona rastlanmamıştır. 27 hastanın kliniğini açıklayabilecek tek gen ya da digenik patojenik/muhtemel patojenik varyasyona rastlandı. 16 hastada ise klinik önemi belirsiz (VUS) varyasyon tespit edilmiştir. Varyasyon tespit edilemeyen 82 hastanın AS ile benzer diğer sendrom ya da hastalıklar açısından değerlendirilmesi önerilmiştir. Bazı genetik hastalık grupları AS benzeri klinik göstermektedir. AS ile ilişkili genlerde klinik olarak ilişkili varyasyonlara sahip olmayan bu 85 hasta, Epstein sendromu, Fechtner sendromu, May-Hegglin anomalisi, Fabry hastalığı, Alport benzeri glomerülonefrit, MYH9 gen varyasyonları ve Sebastian sendromlarına benzer kliniklere sahip olduğundan, bu hastalıklarla ilişkili olduğu tahmin edilmektedir. Bu hastaların muhtemel diğer hastalıklar için daha fazla inceleme ile yeniden değerlendirilmesi gerekir. Bu çalışmamız 125 hastanın yeni nesil dizileme analizi sonucunda; 50 missense, 8 delesyon/duplikasyon, 17 splice bölge mutasyonu (+-20 baz), 3 3'UTR ve 25 sinonim (sessiz) varyasyonu olmak üzere toplam 103 varyasyon tespit edilmiştir. Bu varyasyonların 21'ü patojenik/muhtemel patojenik, 17'si VUS, 63'ü benign/muhtemel benign kriterlerinde saptanmıştır. Bu 103 varyasyondan 33 tanesinin yeni varyasyon olduğu saptanmıştır.