Özet:
Tez çalışması öncelikli olarak üst-modern kentin kamusal mekanına odaklanmaktadır. Kentlerin, üst-modern olarak nitelendiği durumların her boyuttaki yansımalarını kamusal alanlardan okumak mümkündür. Çalışmada üst-modern kentlerin en temel özelliklerinden birisi olan hız üzerinden tariflenen varoluş süreçlerinin karşısında sürekli bir adapte olma, akışlara yetişme çabası içerisinde olan kentlinin deneyimi üzerinden bir sorgulama yapılmaktadır. Teknoloji ve sermayeye bağlı gelişmelerle, birincil olarak kar amacıyla biçimlenen kentsel planlama kurgularının işlevsiz parçaları olarak var olan artık alanlar, üst-modern kentin çokça ürettiği tanımsız ve belirsiz kentsel boşluklardır. Ancak artık alanların anlaşılması noktasında; var oldukları dönem, konumları, ilişkilendikleri eylem ağı, güncel durumları, problemleri ve potansiyelleri göz önünde bulundurularak değerlendirilmesi oldukça önemlidir. Artık alanların karakteristik özelliklerini anlamak adına kavramsal bir çerçeve kurgulanmış, kent, biçim, anlam, imge, sahiplik ve sınır olarak belirlenen bağlamsal ilişki aralıkları dahilinde, anlamsal ve biçimsel olarak ortak noktalar barındırdığı mevcut diğer kavramlar açılımlanmıştır. Jan Gehl'in kamusal alana bakarken kullanıcı eylemlerini esas aldığı yaklaşımı, çalışmanın kuramsal altyapısının ilk girdisini oluşturmaktadır. Christopher Alexander'ın kentlerin dokularını kentsel bileşenler üzerinden analiz ettiği yaklaşımı, çalışmanın kuramsal altyapısının ikinci girdisini oluşturmaktadır. Çalışmanın kuramsal altyapısının son girdisi; Kamusal Alan Projeleri (Projects for Public Space, PPS) disiplinlerarası komitesinin, dünya genelindeki kamusal alan analizleri sonucunda ürettikleri güncel kalite parametreleridir. Kavramsal ve kuramsal araştırmaların devamında metodolojik sentez yapılmaktadır. Bu sentez, tez önerisinin ana omurgasını oluşturmakta ve tezi ivmelendiren üst-modern kentteki artık alanların problemli durumlarının çözümlenmesine yönelik üretilen model önerisinin altyapısını oluşturmaktadır. Kullanıcı eylemlerinin analizi, kentsel dokuyu oluşturan çevresel bileşenlerin belirlenmesi ve kentsel mekan kalite parametreleri ilişkilendirilerek kurgulanan metodolojik sentez sonucunda; artık alanın karakterini anlamak ve potansiyellerini tespit etmek amaçlı, insan ölçeğini evrensel ölçek olarak kabul eden bir dizi organize soru grubu elde edilmiş ve tezin model önerisi olarak geliştirilmiştir. Londra'nın kentsel gelişim süreçlerini biçimlendiren ve güney merkezinin en güçlü kentsel ağları üzerinde yer alan Low Line demir yolu hattı artık alanı, tez çalışması kapsamında araştırma alanı olarak seçilmiştir. Metodolojik sentezden üretilen organize soru grupları, bir grup kullanıcı ile kısa-odaklı görüşmeler kapsamında sınanmış ve revize edilmiştir. Model önerisi ile en temelde hedeflenen; kullanıcı ölçeğini ve deneyimini esas alan bir yaklaşım geliştirilmesi ve her ölçekteki müdahale biçimlerinin bu doğrultuda belirlenmesidir.