Özet:
Yazma eserler içerdikleri bilgilerin yanı sıra üretildikleri dönemin kültürel, sosyal ve
ekonomik hayatını yansıtmaları sebebiyle de önemli kültürel miras objelerindendir. El
yazısıyla yazılmış bu eserlerin çoğunda taşıyıcı olarak kağıt kullanılmıştır. Kağıt
destekte ana bileşen olan selülozun yanı sıra lignin, hemiselüloz, yüzey işlem
maddeleri, dolgu malzemeleri ve safsızlıklar da bulunabilmektedir. Ayrıca metin
kısmını oluşturan mürekkepler, süslemelerde ve kağıdı renklendirmede kullanılan
pigment ve boyalar da yazma eser yapımında kullanılan diğer malzemelerdir. Zaman
içerisinde gerek iç gerekse dış faktörlerin etkisiyle bu malzemelerde birtakım
bozunmalar meydana gelmektedir.
Kağıt üzerinde asit katalizli hidroliz ve oksidatif bozunma reaksiyonları ile selüloz
depolimerizasyonu gerçekleşir ve kağıdın mukavemetinde azalma meydana gelir.
Eserlerin gelecek nesillere aktarılabilmesi için konservasyon bilimcileri bir takım
kimyasal stabilizasyon stratejileri geliştirmiştir. Geçiş metali katalizli oksidatif
bozunmanın yavaşlatılması için antioksidant çözeltileri ve glikozidik bağın kırılmasını
önlemek amacıyla asit giderme ajanları kullanılmaktadır.
Eserlerde kullanılan asidik bileşenler veya demir mazı mürekkebi ile bakır bazlı
pigmentler gibi geçiş metali içeren bileşiklerin selüloz destek üzerinde yarattığı
tahribatın büyüklüğünün belirlenmesi ve bozunmayı önlemede kullanılan kimyasalların
etkinliğinin test edilmesi için genellikle model numuneler hazırlanmaktadır. Bu
malzemelerin selüloz üzerindeki uzun vadeli etkilerinin araştırılması için hızlandırılmış
(yapay) yaşlandırma testleri yapılmaktadır. Ardından numunelerde meydana gelen
fiziko-kimyasal değişimler görüntülenerek bir takım kantitatif verilere
dönüştürülmektedir.
Bu çalışmada Millet Yazma Eser Kütüphanesi Feyzullah Efendi koleksiyonlarına kayıtlı
62 ciltten oluşan ve 15. yüzyıla tarihlendirilen Keşfü’l-Beyân an Sıfâti’l-Hayevân adlı
eserin kahverengimsi sayfalarında meydana gelen agresif mürekkep korozyonunun
sebebi araştırılmıştır. Eserler üzerinde µXRF, Raman ve FTIR spektroskopileri ile
tahribatsız analizler gerçekleştirilmiştir. Eserlerden kırıntı halinde dökülen parçalardan
numuneler alınarak kromatografik analizler yapılmış ve tespit edilen bileşiklere
dayanarak bu kağıtların ışgın (Rheum ribes L.) ile renklendirilmiş olduğu
düşünülmüştür. Yüksek oranda selülozdan oluşan Whatman kağıtları ışgının yanı sıra
yazma eserlerde kağıdın renklendirilmesinde kullanıldığı bildirilen zerdeçal (Curcuma
longa L.), cehri (Rhamnus petiolaris Boiss), aspir (Carthamus tinctorius L.) ve soğan
(Allium cepa L.) kabuğu bitkileri ile kırmız böceğinden (Dactylopius coccus Costa) elde
edilen boyarmaddeler ile renklendirilmiştir. Ardından üzerine tarihi reçeteye göre
hazırlanan demir mazı mürekkebi sürülmüştür. Demir mazı mürekkebi kullanımına
bağlı olarak gelişebilecek korozyonun yavaşlatılması için boyanmış kağıtlara
antioksidant ve asit giderme işlemleri uygulanmıştır.
Hazırlanan model kağıtlar hızlandırılmış yaşlandırma testine tabi tutulmuş ve belirli
aralıklarla veri toplanmıştır. Yaşlanma süresince pH ve optik özelliklerde meydana
gelen değişimler de ölçülmüştür. Renklendirilmiş kağıtlar ve mürekkep içeren ışgın
boyalı kağıtlar için viskozimerik ölçümler yapılmış ve elde edilen veriler
polimerizasyon derecesi değerlerine dönüştürülmüştür.
Kağıtlarda yaşlanma ile meydana gelen kimyasal bozunmanın kinetiği çalışmalarında
glikozidik bağ kırılma sabiti (k), selüloz zinciri başına ortalama makaslanma sayısı (sv)
ve kırılan glikozidik bağ sayısı oranı (δ) hesaplamaları yapılmıştır. Literatürde saf
selüloz veya bunun demir mazı mürekkebi içeren örneklerinin yaşlandırma çalışmaları
mevcuttur. Boyarmaddelerin eklenmesiyle yapılan bozunma kinetiği çalışmaları ile bu
tezin konservasyon çalışmalarına önemli bir katkı sağlayacağı düşünülmüştür.