Özet:
İşletmeler, zorlu piyasa ortamında başarılı olabilmek için çeşitli arayışlara girmişler, yeni üretim yönetim teknikleri geliştirmeye başlamışlardır. Aynı şekilde üretim teknolojisinde de bir takım değişiklikler olmuş, bilgisayarlı tezgahlar ve esnek üretim sistemleri ortaya çıkmıştır. Bu üretim teknikleri ve yöntemleri farklı organizasyonel yapılarda ve üretim tiplerinde başarı ile kullanılmaktadır. Bazı üretim yapılarında bu teknik ve yöntemlerin ortak kullanımına da rastlanmaktadır. İşletmeler bu durum karşısında bu yeni tekniklerden hangisi kendilerine daha uygundur sorusu ile karşılaşmaktadırlar. Bir üretim yönetim tekniğinin uygulanmasıyla ortaya çıkan maliyet bir tekniği başka bir teknikle değiştirmeği ve uygulamayı engellemektedir. Diğer birçok çalışmada olduğu gibi bir tekniğin diğerinden daha iyi olduğunu belirlemeye çalışan bu çalışmada faklı üretim yönetim teknikleri Tam Zamanında Üretim (Çekme sistemi) ve Malzeme İhtiyaç Planlaması (İtme sistemi) belirlenen faktörler altında ekonomik çalışma alanlarının tespit edilerek, hangi şartlar için bir tekniğin diğerine tercih edileceğinin belirlenmesine çalışılmıştır. Gerçek bir üretim ortamı ve verileriyle yapılan bu çalışmanın sonuçlan hazırlık zamanlan düşük seviyede tutulabildiği veya bu seviyeye düşürülebildiği sürece çekme sisteminin en ekonomik üretim yönetim tekniği olduğunu gösterir. İtme sisteminde ise temin süreleri ve toplam stok maliyetinin emniyet stoğundaki ve talepte ki artışla beraber hemen hemen sabit bir şekilde arttığını gösterir. Talep dalgalanması bir dışsal faktör olduğundan kontrol altında tutulamaz. Bununla birlikte, veriler talep dalgalanması yüksek olduğunda eğer küçük emniyet stok miktarları seçilirse, itme tipi üretim sistemin daha iyi sonuç verdiğini gösterir. Yardımcı ekipman değişim zamanı çekme sistemi (TZÜ) için en önemli faktör olduğu, itme (MİP) sisteminde emniyet stoğu ve talep dalgalanmasının performans üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğu ortaya çıkmıştır.