dc.description.abstract |
Küreselleşme ile birlikte bugün yasal ve yasadışı orman ürünleri ticareti önemli bir ekonomik güç haline gelmiş ve dünyayı kaplayan ormanların yarısı yok olmuştur. Gelişen çokuluslu şirketlerin orman tahribini hala sürdürmesinde, hükümetlerin orman alanlarını finans problemlerini çözmede bozdurabilecekleri bir hisse senedi gibi görmeleri etkili olurken bu güçten faydalanmadaki bakış açısı ülkelerin hükümetleri arasında farklılık göstermektedir. Ülkemizde ise hükümetlerin orman alanlarını politik sorunların çözümü için en kolay ve değerli yatırım aracı olarak görmeleri etkili olmaktadır. Ulusal politikalar, kamu ticareti, ekonomik politikalar,(idari) yönetmelikler, tarım ve toprak mülkiyeti politikaları ormanların tahribinde önemli rol oynamaktadır. Bu etkili faktörler nedeni ile devletler kendi orman yasalarını ve politikalarını uygulayacak iradeden yoksun kalmışlardır ya da ormanların lehine politikalar geliştirilmesine rağmen güçlü çıkar gruplarınca müdahale edilerek bu durum orman varlığının aleyhine döndürülmüştür.1937 yılında yürürlüğe giren 3116 Sayılı Orman Kanunu ülkemizin ilk modern orman kanunudur. Bu kanun bütün ormanların devlet mülkiyetine alınması, devlet tarafından işletilmesi ve devamlılığının sağlanması ilkelerine dayanmaktadır. Ancak 1956 tarihinde yürürlüğe giren 6831 sayılı Orman Kanunu ile yürürlükten kaldırmıştır. Orman sınırları dışına çıkarma işlemleri ise ilk kez 1956 tarihli 6831 sayılı Orman Yasası ile öngörülmüştür. 1960'lı yıllarda, orman işgallerinin artması ve orman içindeki yerleşim bölgelerinde yaşanan sorunlar nedeni ile 1961 Anayasası'nın 131. maddesi 1970 yılında değiştirilmiştir. Bu madde ile "ormanlarla ilgili anayasa hükümlerinin yürürlüğe girdiği 15.10.1961 tarihinden önce orman niteliğini yitiren yerlerin, orman sınırları dışına çıkarılabileceği" kabul edilmiştir. Bu doğrultuda, 6831 sayılı Orman Kanunu'nda, 1744 sayılı yasa (20.06.1973 tarihli) ile değişiklik yapılarak (Resmi Gazete: 04.07.1973, Sayı: 14580) yoğun biçimde orman sınırları dışına çıkarma işlemlerine başlanmıştır.1982 Anayasasının 169. ve 170. maddelerinde değişiklik yapılarak orman sınırları dışına çıkarma tarihi 31.12.1981 gününe çekilmiş ve peş peşe çıkarılan iki ayrı yasa (23.09.1983 tarihli ve 2896 sayılı ve 05.06.1986 tarihli ve 3302 sayılı yasalar) ile daha fazla orman alanının yok olmasına neden olmuştur. Bu tez çalışması ülkemizdeki orman tanımı ve orman sınırları dışına çıkartma işlemlerinin 1921, 1924, 1961 ve 1982 Anayasalarındaki durumunu, orman sınırları ve devletleştirme çalışmaları ve bu çalışmalar esnasında yaşanan sorunları, bu kapsamda 1937-2009 yılları arasında hazırlanan yasaları ve orman sınırları dışına çıkartılan alanların İstanbul İli Örneğinde irdelenmesini içermektedir. |
|