Özet:
Çalışma kapsamında, doğal yapı eşikleri saptanan ve ekolojik master planı yapılarak planlama açısından değerlendirilen Prens Adaları, İstanbul'un en önemli doğal peyzaj alanlarından biridir. Hem yapıldığı döneme ait özgün niteliklere sahip, çok kültürlülüğü simgeleyen, sivil mimari ve anıtsal yapıları, hem de doğal peyzajı ile İstanbul Adaları bir tür "Açık Hava Müzesi"dir. Adaların, ulaşılabilirliğinin sınırlı olması, nispeten korunmuş olmasını sağlarken, diğer yandan savaş zamanları veya korsan saldırıları olması halinde adaların savunmasız kalmasına, sonuç olarak yıkım ve yağmalamalara maruz kalmasına neden olmuştur. Ulaşılamayan adalar, tarih boyunca, özellikle üst düzeydeki komutan, imparator ve din adamlarının sürgün yeri olmuş, adalarda yaşayanlar, temel gereksinimlerini adadan sağlayacak bir yaşam şekli oluşturmuşlardı. Maden çıkarılması, odun ihtiyacı, yangınlar veya yapılaşma gibi sebeplerle geçmiş dönemlerde çok fazla tahrip edilmiş Adaların, günümüzde de kendine özgü topoğrafyası, tepeleri, orman alanları ve kıyıları, yerleşim alanlarının ve özellikle yazın artan ziyaretçilerin baskısı altındadır. Tamamı sit alanı olan Büyükada, Heybeliada, Burgazada, Kınalıada ve Sedef Adası'nın İstanbul özelindeki önemi, doğal yapısının çeşitliliği ve ekolojik yapısına değinilerek, ekolojik planlama metodolojisi çerçevesinde, doğal yapı ve arazi kullanımı verileri etüt edilmiş, tüm verilerin analitik değerlendirmesi sonucunda doğal eşik analizi yapılmıştır. Prens adalarının mevcut fiziki planları, ülkemizde doğal varlıkların korunması ile ilgili yasal zemin, planlama politikaları ve yöntemi irdelenerek, mevcut planlama sisteminin, ekolojik tabanlı çerçeve planlar olmadan, korunması gerekli doğal yapı unsurlarının sürdürülebilirliğini sağlayamadığı anlatılmıştır.