Abstract:
Büyük toplulukları harekete geçiren önemli örgütlerden biri olan siyasi partiler, aynı zamanda iktidarı ele geçiren ve yürüten aygıtlardan biri olmuştur. Kapitalizmin yükselmeye başladığı 18. yüzyılda hayatımıza giren partiler kaynağını sınıfsal ve toplumsal bölünmelerden almıştır. Bu nedenle toplumsal sistemi değiştirmenin de aygıtlarından biri olmuştur. Toplumsal mücadelelerin de etkisiyle her dönem işlevi ve yapısı değişen siyasi partiler, her bölgede o coğrafyanın siyasal düzeni, yönetim şekli ve anayasal düzenine göre değişiklikler göstermektedir. Günümüzde kitlelerin siyasete katılımı, fikirlerini veya taleplerini iktidara taşımanın önemli araçlarından biri olarak algılanan siyasi partiler, coğrafyamıza Meşrutiyet Dönemi ile birlikte girmiş ancak asıl işlevini Cumhuriyet döneminde kazanmıştır. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu partisi konumunda olan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) o dönemden beri varlığını sürdürmektedir. Tek partili sistemde toplumu yönetmeye ve yönlendirmeye talip elit bir grup tarafından kurulan ve o dönemin koşullarında kadro partisi niteliği taşıyan CHP, dünyadaki ve Türkiye'deki toplumsal talepler doğrultusunda değişmek zorunda kalmış ve günümüzde kitle partisi niteliği kazanmıştır. Türk siyasal hayatının önemli aktörlerinden biri olan CHP ile ilgili bugüne kadar pek çok araştırma yapılmıştır. Ancak partiyi oluşturan örgüte ve örgütsel mekanizmaya yeterinde bakılmamıştır. Uzun yıllardır muhalefette olan ve Türkiye'nin en çok tartışılan partileri arasında yer alan CHP'de örgüt kültürü ve iklimi çok az değişmiştir. Hala geçmişin alışkanlıkları ve refleksleriyle hareket etme eğilimi devam etmektedir. Yaşanan değişimler ise genellikle lidere bağlı olarak gerçekleşmiş ama kısmen de olsa tabandan gelen baskı üzerine yaşanmıştır. Parti içinde lider değişimi birçok kişiye fırsat yaratırken, eski lidere yakın kişilere de partinin makam ve mevki kapısını kapatmaktadır. Bu değişimden yerel teşkilatlar da üzerlerine düşen payı almaktadır. CHP'nin en önemli yerel teşkilatlarından biri olan Beşiktaş ilçe örgütü de bu değişimden etkilenmiştir. Gerek üye yoğunluğu gerek yüksek oy potansiyeli ve belediye faktörü gerek siyasetle yakından ilgilenen entelektüel kesimin fazla olması nedeniyle CHP Genel Merkezi için Beşiktaş ilçe örgütü önemli teşkilatların başında gelmektedir. Bu nedenle örgüt yapısına bakmak ve genel merkez ile yerel teşkilat arasındaki ilişkiyi ele almak için Beşiktaş ilçesini seçtim. Kurumsallaşmanın zayıf olduğu Beşiktaş ilçesinde yerel siyaset üretme mekanizmaları ve isteği de son derece zayıftır. Partilileri motive eden yegane unsur ise geniş olanaklara sahip belediyedir. Ancak ciddi bir sosyalizasyon mekanizması olmayan ve herkesi kapsayan bir partili kimliği yaratamayan partide, kariyer olanakları son derece sınırlı ve uzun bir mücadeleyi gerektirmektedir. Belediyenin açığa çıkardığı olanaklardan ve ranttan pay almak isteyen partililer, belli makam ve mevkileri elde etmek için çaba göstermekte, fakat genel merkez engeline takılmaktadırlar. Çünkü genel merkez, önemli mevkilere doğrudan atama yapmakta ve böylece parti içi seçim mekanizmasını devre dışı bırakmaktadır. Örgüt içinde belli bir kademeye gelmek için genel merkeze ve lidere yakın olmak çok önemli bir kriter olarak karşımıza çıkmaktadır. Kariyer hedefi olan kişiler, bunu aşmanın mekanizmalarını geliştirmişlerdir. İlk olarak parti içinde geniş bir iletişim ağı geliştirmek için kolları sıvayan bu kişiler, parti üyeleriyle ilişkilerini iyi tutmak için uzun dönemli halkla ilişkiler çalışması yürütmektedirler. Örgüt içinde tek başına hareket etmenin bir getiri sağlamayacağını bilen kariyeristler, parti içinde belli bir grupla hareket etmektedirler. Ancak gruplaşmada en önemli referans genel merkez ve liderdir. Dolayısıyla yerel siyasette oluşan gruplaşmalar, Beşiktaş'ta olduğu gibi ideolojik temelli olmaktan çok kişi veya belli çıkarlar üzerinden şekillenmektedir. Öte yandan CHP'ye yeni gelen üyelerin büyük çoğunluğunun CHP'lilerin çocuklarından oluşması deyim yerindeyse CHP'nin bir "aile partisi" olarak kalmasını ve yanlış alınan örgüt kültürünün partiye tekrar tekrar taşınmasına neden olmaktadır.