Özet:
Ses kayıt stüdyoları, ses mühendislerine çeşitli olanak ve yardımlar sağlayan gelişmiş teknolojik araçlarla donatılsa da, müzik algısı ve estetik yönü gelişmiş olan insan işitme sistemi, halen karar alma sürecinin merkezinde yer almaktadır. Ancak işitme duyusu yeterince iyi korunmazsa, bireyler mesleğin devamı açısından olumsuz etkilenebilirler. Tez, işitme kaybının bir miks mühendisi için meslek kaybı anlamına gelmesi durumunda, görsel referansların işitme duyusunun yerini alabilirliği hedefine yönelik olarak öncü bir çalışma başlatmayı amaçlamıştır. Bu amaç için, ses miksajını etkileyen iki ana faktör olan işitme duyusu ve görsel referansların birbirinden ayrıştırılması ilkesine dayanan ve "Üç Maymun Tekniği" olarak adlandırılan bir deney çalışması yürütülmüştür. Deney sonucunda bir müzik parçasının işitme duyusu olmaksızın, sadece dijital göstergeler kullanılarak 'kaba miks' tabir edilen oranda miks edilmesi hedefine yaklaşıldığı görülmüştür. Görsel referansların ses miksajındaki rolü araştırılmış, olumlu yanları ve sınırlılıkları ortaya konmuştur. Mesleğe devam ederken dijital göstergelerden en yüksek verimi alma konusunda belirleyici olan faktörlerin, işitme kaybının derecesi, görsel analiz araçlarını tanıma ve bunlarla çalışma sıklığı, teorik bilgilerin yeterliliği ve mesleki deneyim olduğu anlaşılmıştır. Tez dâhilinde, Türkiye'deki miks mühendislerinin işitme sağlıkları ve görsel referanslarla ilgili görüş ve eğilimlerinin sorgulandığı bir anket çalışması yapılmıştır. Anket bulgularına göre, miks mühendisleri arasında görsel referanslara tereddütsüz güvenenlerin oranı %39,4'tür. İnsan kulağının mikste en önemli referans olduğunu düşünenlerin oranı ise %97'dir. Miks mühendislerinin %48,5'i, işitme kaybına rağmen dijital göstergelerin desteğiyle mesleğin aynı verimlilikle sürdürebileceği görüşüne kısmen katılmışlardır. Günümüzde görsel referanslara karşı temkinli bir bakış varsa da, stüdyo profesyonelleri arasında geleceğe dair olumlu bir beklenti olduğu anlaşılmaktadır. Tezin miks mühendisliği alanına yapmayı umduğu en önemli katkı ise görsel referanslardan daha etkin yararlanabilmeyi amaçlayan Üç Maymun Tekniği adı verilen bir deney tekniği geliştirilmiş olmasıdır.