Abstract:
Bu tezin amacı, Japon sanatının son derece heterojen yapısı içerisindeki kimi spesifik alanları derinlemesine analiz ederken, temelinde birbirinden çok uzak gibi görünen kavramların iç içe geçmiş ilişkisini ortak bir noktadan hareketle sunmak ve Japon sanatını 'boşluk' gibi pek çok farklı role bürünebilen bir bağlam çerçevesinde okumak. Kronolojik biçimde ilerlendiğinde araştırmaların başlangıç noktası ve tez boyunca yinelenen düşüncelerin temeli Zen olurken, çerçevesi önce manga, buna bağlantılı olarak otaku kültürü ve bir sonuç niteliği taşıyan superflat akımı perspektifinden Japon sanatına bakılacak şekilde daralıyor ve tüm bu konular, farklı açılardan ortak noktaları olan 'boşluk' bağlamında ele alınıyor. Bu çerçeve içinde ve bu bağlam doğrultusunda, Zen temelinden hareketle, Japon çizgiromanı 'manga', hayatını kimi alt kültür, kişi, kahraman veya objelere adayan obsesif fanatik grubu 'otaku' ve tüm bunlardan ilhamla yaratılmış bir çağdaş sanat akımı olan 'superflat' tezin temelini oluşturuyor. Burada boşluk Zen düşüncesinin temel öğesinden, bir sanat akımının analizinde kullanılan kavrama, formsuz alanlardandan, içerik ve anlam yoksunluğuna dönüşüyor. Bu şekilde Japon kültüründe hem düşünsel açıdan, hem de sanatsal uygulamada önemli bir yeri olan 'boşluk' kavramı 'hissedilen-hissedilmeyen, görülen-görülmeyen' şeklinde sadece fiziksel değil, aynı zamanda spirituel, dinsel hatta psikolojik ve sosyolojik açılardan da kendini göstererek, belli bir kronolojide düzenlenmiş farklı konu başlıklarını bir arada tutan bağlam oluyor. Anahtar Kelimeler: zen, zen sanatı, boşluk, manga, otaku, superflat, Takashi Murakami, Japon sanatı