Abstract:
İran'da, Ehl-i Hak inancına bağlı olanlar tarafından icra edilen tanbur sazı, bu topluluk tarafından kutsal olarak kabul edilen bir halk çalgısıdır. Bu çalgının kutsallığı, inanca bağlı olanların ibadet şekli olan cemlerde ?gizli? olarak bilinen makamların bu sazla çalınmasından kaynaklanır. Günümüze kadar, pek çok sebepten dolayı oldukça kapalı bir yaşam süren Ehl-i Hak topluluğu, toplumsal belleğin en önemli taşıyıcılarından birisi olan tanbur sazının, ?dış? dünyaya açılmasıyla yeni tartışmalara konu olur: Ehl-i Hak'ın yaşayan önderlerinin kutsal repertuarın korunması konusundaki ısrarlarının yanı sıra yeni çalışmaların ortaya çıkması ve bunların geleneksel ortamların dışında icra edilmesi, tanbur sazının Ehl-i Hak toplumundaki statüsüne yeni misyonlar ekler. Dolayısıyla topluluğun dış dünyayla iletişimi, topluluk içi iletişimi sağlayan tanburla gerçekleşmeye başlar. Günümüzde Ehl-i Hak'a mensup olmayanlar tarafından da öğrenilebilen ve çeşitli yerlerde icra edilen tanbur ve buna ilişkin çalışmalar, sazın statüsüne ve kimliğine saygı gösterilerek sürdürülür. Bu araştırma, Ehl-i Hak tanburunun kutsallığından yola çıkarak, sazın sosyal ve kültürel bağlamda kimliğini incelemektedir. Bu açıdan Ehl-i Hak tanburunun kimliğini oluşturan öğelerin, toplumsal bellekle ilişkisi, bu öğelerin sosyal ilişkilerde oynadığı rol, sazın dinsel, kültürel misyonu ve taşıdığı değerler, sazın ?halk çalgısı? olmasının ötesinde bir statüye sahip olduğunu gösterir. Bu statü, tanburun Ehl-i Hak toplumundaki özel konumunu ve topluluğun belleğini taşıyan başlıca unsurlardan birisi olduğunu ortaya koyar.