Özet:
Bu çalışmada, iktisat yönteminde genel kabul gören yöntem olan pozitivizme karşı bir eleştiri olarak, McCloskey' nin geliştirdiği retorik yaklaşımı incelenmiştir. Bu anlamda, pozitivizmin tarihsel kökenlerine inilmiş ve pozitivizmin modernizmle bağlantısı kurulmuştur. Modernizmin şekillendirdiği, bilme/ algılama statüleriyle modern bilim arasındaki bağlantılar açıklanmıştır. Modern bilim anlayışıyla şekillenen bir yöntem olarak, pozitivizm incelenmiştir. 1950' li yıllarda sorgulanan, mantıksal pozitivizm ve Karl Popper' ın yanlışlamacılık yöntemlerini kapsayan pozitivist yöntemin, iktisat disiplini üzerine etkileri açıklanmıştır. Buradan hareketle, McCloskey' nin iktisat yönteminde benimsenen görüş olan pozitivizme ya da kendi deyimiyle, modernist iktisada karşı geliştirdiği eleştiriler incelenmiştir. McCloskey, pozitivizmin iktisat disiplininin gerçek dünyayla olan bağını kopardığını göstermiş, özellikle iktisadın formelleşmesinin, iktisadı soyut bir bilim haline getirdiğini belirtmiştir. Diğer taraftan, iktisatçıların araştırmalarında kullandıkları edebi argümanlara dikkat çekerek, matematiksel argümanların yanında edebi argümanların da çokça kullanıldığını göstermiştir. Buradan hareketle, metodolojinin ilkelerinden çok iktisatçıların ne yaptıklarıyla ilgilenilmesi gerektiğini savunmuştur. McCloskey' ye göre önemli olan, iktisatçıların birbirlerini ikna etmek için, retoriğin araçlarını kullandıklarını görmeleridir. İktisatçılar birbirlerini ikna etmeye çalıştıklarının farkına varırlarsa, daha dürüst/ erdemli bir tartışma/ konuşma geleneği yaratabileceklerdir. Bilimin ilerlemesi ise, bu şekilde bir tartışma/ konuşma ortamı yaratılabildiği müddetçe mümkün olabilecektir.