Özet:
Finansal piyasalar 1980'lerde başlayan globalleşme ve 1990'lar da hız kazanan uluslararası piyasaların birbirine entegre olması yönündeki gelişmeler ile son yirmi yıldır ciddi değişmelere uğramıştır. Bu değişimde sistem içindeki dinamikler kadar sistem dışındaki dinamiklerin de önemli rol oynağı söylenebilir. Özellikle 1980'li yılların başında bankaların ellerindeki fonları bir an önce kullanıma sunmak istemeleri yeni parasal araçların ortaya çıkmasına ve bankalar için likidite yönetiminin önem kazanmasına sebep olmuştur. Uluslararası entegrasyon ve finansal piyasalardaki farklılaşma rekabeti de arttırmış dolayısıyla da rekabete konu olan araçların çeşitlenmesine yol açmıştır. Türk Bankaları, klasik bankacılık düşüncesi olan "daha çok şube ile daha çok mevduat toplama" mantığını bir kenara bırakıp artan rekabet ortamında ürün yelpazesini genişleterek, rekabet etme düzeyini de yükseltmiştir. Bunun sonucu olarak da hangi araç ve hizmetler ile öne çıkacağım, hangi konularda uzmanlaşacağını aramak, bankaların en önemli faaliyetlerinden birisi haline gelmiştir. Çalışmamızda Türk Bankacılık Sisteminde 1980 sonrasında yaşanan değişimler ve özellikle son yıllarda gözlenen eğilimler üzerinde durulmuştur. Bu eğilimlerin bankacılık sektörümüzü ne şekilde etkilediği, bu değişimlere neden gereksinim duyulduğu ve bu değişimlerin sonuçlarının neler olduğu gibi konulara yer verilmiştir. Ayrıca çalışmamızın ilk bölümünde Türk Bankacılık Sektörünün tarihçesinden ve gelişiminden bahsedilmiş, ikinci bölümde Türk Bankacılık Sisteminin mevcut durumu incelenmiştir. Çalışmamızın ağırlıklı kısmım oluşturan üçüncü ve son bölümünde ise Türk Bankacılık Sisteminde son yıllarda yaşanan değişimler, değişimlerin nedenleri, tanım ve içerikleri ile yarattığı sonuçlar ayrıntılı olarak açıklanmıştır.