Abstract:
Doğal gaz kullanımı gelişen teknolojilerle ve artan çevresel endişelerin de etkisiyle global düzeyde yaygınlaşmaya başlamasıyla hükumetlerin enerji politikalarında ön sıralarda yer almaya başlamıştır. Türkiye doğal gaz arz kaynakları açısından stratejik bir konuma sahiptir. Avrupa ve zengin Orta Doğu kaynaklarının ortasında bulunması Türkiye'nin bu iki bölge arasında enerji koridoru olmasını kolaylaştırmaktadır. Enerji koridoru olma, arz güvenliğini sağlama ve hızlı ekonomik büyümeyi sürdürme gibi nedenlerle doğal gaz piyasalarına büyük yatırımlar yapmak gerekmektedir. Bu yatırımları cazip hale getirmek için diğer ülkelerde olduğu gibi Türkiye'de doğal gaz piyasasında rekabetçi, şeffaf, etkinliği artırıcı ve yeterli teşvikleri sağlayıcı bir reform gerçekleştirilmiştir. Buna rağmen 2001 yılında yürürlüğe konulan Doğal Gaz Piyasası Kanunuyla amaçlanan hedeflere henüz ulaşılamamıştır. Bu tezde Türkiye doğal gaz piyasasında gerçekleştirilen reform ve bu reforma giden süreç analiz edilmiştir. Öncelikle doğal gaz piyasalarının yapısı incelenmiş daha sonra Türkiye doğal gaz piyasası ele alınmıştır. Ayrıca bu çalışma 1989:01-2010:04 dönemlerini kapsayan çeyrek yıllık veriler kullanılarak yapısal kırılmalara olanak tanıyan Johansen ve diğerleri (2000) yaklaşımıyla uzun dönem doğal gaz talep denklemi tahmin edilmiştir.