Özet:
Yapılan bu çalışmanın esası, ısıl işlemler literatüründe sementasyon ve nitrasyon olarak adlandırılan ve yüzeylerin (demir esaslı malzemelerin yüzeylerinin) yüksek bir sertliğe çıkarılarak aşınma dayancının yükseltilmesi durumunun korozif ortamlarda koruyucu bir tabaka işlevini yüklenip yüklenmeyeceklerini, ya/da ne ölçüde yüklenebileceklerini belirlemektir. Bunu belirlemek için yapılmış olan çalışmaların çıkış noktası şudur : Gerek sementasyon ve gerekse de nitrasyon işlemlerinde de mir esaslı malzemenin (çeliklerin) yüzeyden başlayarak, işlem faktörlerine bağlı olarak değişik derinliklere kadar inebilen bölgeler içinde malzemenin çıkış bileşimi farklı! aştırılmaktadır. Dolayısıyla, sementas yon işleminde karbon elemanının yoğunluğu bölgesel olarak yükseltilmekte, nitrasyonda ise çıkış bileşiminde bulunmayan ve ancak arıtılamayan gazlar dizisinden olarak istenmediği halde dokuda kalabilmiş olan azot elemanının bölgesel bir karışımı yapılmaktadır. Dokuya giren ve yüzeyden itibaren ayarlanabilir derinliklere kadar yaymabilen azotun oluşturduğu nitrür bağlantıları, oksijenle birleşmeye hazır demir elemanı oranını düşürdüğünden çıkış dokusuna göre korozyona daha yüksek dayançlı bir yüzey amaçlanmaktadır. Standardlarda nitrasyon işlemine uygun çelikler olarak verilen bir dizi nitrasyon çeliklerinin bileşiminde amaçlanan özellikte tabakalar elde edilebilmiştir. Bu durumun doğal bir sonucu olarak da nitrürlenmiş yüzeyler korozif ortamlarda çalışacak belli makina elemanlarının (ayrıca takım yüzeylerinin) korozyondan korunmasında bir yöntem olarak görülmeye başlanmıştır. Semente edilmiş yüzeylerdeki »kar bonca zenginleşti Hl dikten sonra sertleştirilen ve martenzitik bir dokuya geçilen tabakalarda ise nitrasyondaki kadar doyurucu sonuçlar henüz alınamamıştır. Bu konudaki çalışmaların metaller dünyasına açtığı en önemli perspektif, uygun elemanlar yayındırarak zenginleştirilmiş yüzeylerin (yüzey serti estirilmesi amacı olmadan) giderek daha yüksek korozyon dayanımları vereceği yolundaki izlenimlerdir. Literatür araştırmaları, çalışmaların gelecekte bu yönde yoğunlaşacağını göstermektedir.