Özet:
Yirmi yılı aşkın bir zamandır Türkiye gündeminde değişik zamanlarda tartışılan siyanürleme yöntemiyle altın üretimi, mühendisliğin çalışma alanı olan, ekonomik, sosyal, siyasal ve teknik boyutlarıyla ele alınması ve sonuçlarının ortaya çıkarılmasını gerekli kılmıştır. Altın üretimi yöntemi olarak dünyada yüzyıllık bir uygulaması olan ve çeşitli sorunları da beraberinde getiren siyanürleme yöntemi Türkiye'de birebir uygulaması başlayana kadar, teknik boyutları üzerinde çeşitli tartışmalara yanılsamalar eklenerek, Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik siyasal süreçlerde kullanılarak, yaşanmış ve yaşanabilecek olumsuz ağır sonuçlar göz ardı ettirilebilmekteydi. Yapılan bu çalışmayla dünyanın çeşitli bölgelerinde çevresel, sağlık, ekonomik ve buna bağlı olarak siyasal sonuçlarıyla, olumsuz ağır sonuçlar yaratan siyanürleme yöntemiyle altın üretimi incelenmiştir. Türkiye açısından uygulanmaya başlayınca dünya örneklerini önümüze koyarak, değerlendirilmesi yapılmıştır. Türkiye'de çok çeşitli bölgelerde gündeme gelen altın üretimi, 1985 yılında Gümüşköy- Kütahya'da kurulu bulunan siyanürleme yöntemi kullanılarak gümüş üretimi yapan Gümüşköy Gümüş Tesisleri örneğiyle başlamıştır. Sonrasında uzun tartışmalara neden olan, Ovacık-Bergama-İzmir de yasadışı yollarla üretime geçen Ovacık altın işletmesinin 2001 yılında üretime geçmesi ve sonrasında çok çeşitli çevresel sorunların varlığı gözlemlenmiştir. Son olarak Kışladağ-Eşme-Uşak'da kurulan Kışladağ altın işletmesi 2006 yılında daha demene aşamasında bir çok çevresel ve sağlık sorunu yaratarak üretime başlamıştır. Bu üç kuruluşla ilgili olarak, kuruluş ve çalışma aşamasında incelenmiş olup, önemli ölçüde çevresel sorunların ortaya çıktığı, insan sağlığının yitirildiği, geri dönülmez ekonomik kayıpların ortaya çıktığı belirlenmiştir. Bunların yanında, büyük ekonomik döngüde insan ve çevre sağlığı hiçe sayılırken, siyasal iktidarların hukuksal alanı, büyük ekonomik güçlerden yana düzenlediği, yargı kararlarını uygulamadığı ortaya konulmaktadır. Doğal kaynakların yok edilecek şekilde belirli merkezlere yönlendirildiği bu çalışmayla gözlemlenmiştir. Şimdi birkaç yerde daha üretime hazırlanan benzer uygulamalarda da aynı sonuçların yaşanacağı kaçınılmazdır. Aynı şekilde diğer maden işletmeleri için de çoğu tespit geçerli olmaktadır. Genel olarak bakıldığında Türkiye açısından siyanürleme yöntemiyle altın üretimi sorunlarla başlamış, sorunlarla sürmektedir. İleride ağır sonuçların ortaya çıkacağı beklenmekte olduğundan bu konuda ekonomik, sosyal ve teknik alanda önemli çalışmaların siyasal alana taşınması kaçınılmazdır.