Özet:
Türkiye yeryüzündeki önemli deprem kuşaklarından biri olan Alp-Himalaya deprem kuşağı üzerinde bulunmaktadır. Türkiye ve çevresi bu kuşağın en canlı kesitini oluşturmaktadır. Bugüne kadar ülkemizde pek çok hasar yapan şiddetli depremler olmuş, bunlar önemli can ve mal kayıpları ile sonuçlanmıştır. Bu çalışmada, depremlerin oluşumu, özellikleri ve deprem çeşitleri incelenmiş ve Türkiye'de hasar yapan şiddetli depremler kronolojik sırada verilmiştir. Mevcut kaynaklar taranarak betonarme mühendislik yapılarında deprem hasan sistematik olarak yedi ana başlık ve kendi içerisinde alt bölümlere ayrılarak araştırılmıştır. Betonarme mühendislik yapılarında deprem etkisi ile hasarın oluşma nedenlerinin ana başlıkları şunlardır: 1. Mimari ve taşıyıcı sistem tasarımının deprem etkisine uygun olmamasından, 2. Boyut ve donatı yetersizliği, donatı detaylandırma kusurları, 3. Denetimsizlik ve kötü malzeme kullanımı, 4. Zemin koşullarının deprem hasarına etkisi, 5. Yapının deprem yönetmeliği hiç olmadığı bir dönemde ya da yeterli deprem güvenliği sağlamayan eski tarihli bir yönetmeliğe göre yapılması, 6. Yapının hesap ve detaylandırılmasında tüm yönetmeliklere uyulmasına rağmen meydana gelen hasarlar, 7. Taşıyıcı olmayan kısımlardaki hasarlar, Böylece yapıda ve yapı elemanında görülen hasarın hangi nedenle oluştuğu açıklığa kavuşturulmuştur. Projesi ve uygulaması yapılan ve yapılacak olan yapılarda, can ve mal kaybının en aza indirilmesi amaçlanmıştır. Ülkemizde deprem yükleri altında en fazla hasar zemin katın açık çerçeve olarak bırakılması sonucu yumuşak kat oluşumu ile ortaya çıkmaktadır. Yine mimari kullanım nedeniyle, kuvvetli kiriş-zayıf kolon oluşumu, kısa kolon oluşumu ve binalarda burulma etkisinin ortaya çıkmasından kaçınılamamıştır. Çerçeve sistemlerde yatay yük altında en çok zorlanan kesitler birleşim bölgesindeki kiriş ve kolon kesitleridir. Kiriş kolon birleşim bölgelerinde etriye aralıklarının sıklaştırılmasına yeterli özen gösterilememiştir. Boyut ve donatı yetersizliği, donatı detaylandırma kusurlarına dikkat edilmemesine denetimsizlik ve kötü malzeme kullanımı da eklendiğinde kalıcı şekil değiştirmelerin belirli bölgelerde yığılmalarına, erken bölgesel çökmelere ve buna bağlı olarak da genel göçmelere neden olmuştur.