Abstract:
Taşkın hidrolojisinin başlıca amacı, herhangi bir proje kesitinde muhtemel taşkınların en doğru şekilde tahmin edilerek, yapıda istenilen emniyetin en ekonomik şekilde sağlanmasıdır. Bunun için, akarsu yapısının özelliğine göre gereken taşkın piki ve hacminin doğru olarak tahmin edilmesi önemlidir. Aksi taktirde maddi ve manevi kayıplarla karşılaşılabilir. Boyutlandırma için ihtiyaç duyulan taşkın piki ve hacmi üzerinde akım gözlem istasyonu bulunan akarsularda uzun süreli gözlemlerden ya birim hidrograf yöntemi ile ya da çeşitli istatistik metotlar kullanılarak tahmin edilmektedir. Akım gözlem istasyonu bulunmayan akarsularda ise uzun gözlemler sonucunda, arazi yapısı ve meteorolojik faktörlere bağlı olarak geliştirilen sentetik metotlar kullanılmaktadır. Bunun için S.C.S, D.S.İ, Mockus ve Snyder gibi sentetik birim hidrograf metotları kullanılmaktadır. Bu çalışmada, Batı Akdeniz Bölgesinde bulunan ve mertebe olarak alanları birbirine yakın Kargı, Namnam, Kocaçay ve Hamzabey dereleri incelenmiştir. Söz konusu derelerde önce akım gözlem istasyonu verilerinden faydalanılarak, Gumbel dağılımı yardımıyla muhtelif tekerrürlü taşkın sarfiyatları belirlenmiştir. Daha sonra akarsulara ait arazi yapısı ve meteorolojik verilerden faydalanılarak S.C.S, D.S.İ, Mockus ve Snyder sentetik birim hidrograf metotları ile muhtelif tekerrürlü taşkın sarfiyatları elde edilmiş ve gözlem sonuçlarıyla karşılaştırılmıştır. Sentetik metotlarla elde edilen muhtelif tekerrürlü taşkın sarfiyatlarının akım gözlemlerinden elde edilen değerlere oldukça yakın olduğu görülmüştür. Ancak diğer metotlara göre D.S.İ sentetik birim hidrograf metodunun, akım gözlemlerinden elde edilen değerlere daha yakın olduğu görülmüştür. Sonuç olarak, Batı Akdeniz Bölgesinde akım gözlem istasyonu bulunmayan orta büyüklükteki akarsular için D.S.İ sentetik birim hidrograf metodu daha uygun sonuçlar vermektedir.