Özet:
20'nci yüzyılın sonlarına doğru güvenlik ve savunma anlayışındaki değişimler, küreselleşmenin hızlanması, ticari alanda üretim maliyetlerinin azaltılmasına yönelik denizaşırı faaliyetlerin artması, modern iletişim ve bilgi teknolojilerinin gelişimleri ve devletlerin savunma bütçesini azaltmaya yönelik çabaları, savunma sanayiinin ve savunma tedarik anlayışlarının da değişimine neden olmuştur. Bu doğrultuda, savunma yeteneğinin arttırılmasına yönelik ihtiyaçların karşılanması çabaları, sahip olunan veya olunacak uzun ömürlü savunma sistemlerin ömür devri kapsamında uygun maliyetli olması ve modernize edilmesine yönelik bir takım yaklaşımlar ve işbirlikleriyle tedarik ve destek faaliyetleri geliştirilip denenmiştir. Sistemlerin işletme-idame döneminin, tedarik döneminden daha fazla olması bakım, onarım ve özellikle kullanıcıların gereksinimlerine yönelik çözüm arayışları sonucunda performansa dayalı lojistik yaklaşımı ortaya çıkmıştır. Araştırmanın amacı, performansa dayalı lojistik yaklaşımının uygulamalarına dünyada ve Türkiye'de verilen önemi tespit etmek, Türk savunma sanayii tedarik sürecinde uygulanmakta olan lojistik destek faaliyetleri içerisinde, alt yapısı oluşturulmaya çalışılan bu alana yönelik süreci analiz etmek ve sürecin mevcut durumu ile yeterliliğini saptamak ve performansa dayalı lojistik sözleşmelerinin mevcut mevzuat açısından uygulanabilirliğini araştırmaktır. Çalışmada veriler belgesel tarama ve yarı yapılandırılmış görüşme ile toplanmıştır. Araştırma esnasında yarı yapılandırılmış görüşme tekniği ve bu çerçevede oluşturulan açık uçlu sorulara yönelik yanıtlar ve gözlemler, betimsel ve sistematik analiz yöntemiyle veriler çözümlenmiştir. Araştırmada toplanan verilerin analizi sonucunda Türk savunma sanayiinde PDL uygulamaları ve sözleşmelerin gerçekleştirilebilirliğini konusu olmak üzere iki tema üzerinde sonuçlara yer verilmiştir.