Abstract:
Tekerleğin icadı ile insanoğlu hayatını kolaylaştırmak amacı ile birçok araç tasarlamıştır. İnsan veya yük taşımak amacı ile tasarlanmış, gücünü petrol, gaz, elektrik gibi enerji kaynaklarından sağlayan, tekerlekli ulaşım araçlarına otomobil denmektedir. Otomobilleri oluşturan parçaların belki de en önemlisi hareketi sağlayan enerjinin üretildiği kısımlar olan motorlardır. Günümüz otomobilleri hareket için ihtiyaç duyduğu enerjiyi, fosil yakıtı motor içinde yakarak elde etmesine dayanan içten yanmalı sistemlerle üretilmektedir. Ancak ilk çağlardan bu yana yaşanan teknolojik gelişmeler karbondioksit salınımını artırarak çevreye verilen zararın geri dönülemez boyutlara ulaşmasına sebep olduğundan devletler alternatif enerji kaynakları arayışına girmişlerdir. Bu enerji kaynaklarının başında yenilenebilir kaynaklar olarak adlandırdığımız güneş, rüzgar ve su gelmektedir. Farklı enerji kaynakları kullanılması fikrinin otomobil sektörüne yansıması elektrik motoru ile çalışan otomobillerin üretilmeye başlaması olmuştur. Hibritler CO2 salınımını azaltırken tamamen elektriklilerin %0 emisyon yaptığı söylenebilir. Ancak eğer amaç %0 emisyon ise gerekli olan elektrik enerjisinin üretimi sırasında da zararlı gazlar yayması önlenebilmelidir. Bu da elektriğin yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilmesiyle mümkün olabilmektedir. Bilindiği gibi işletmelerin kar maksimizasyonu, maliyet minimizasyonu, mal ve hizmet üreterek toplum refahını arttırmaya katkıda bulunmak, istihdam yaratmak gibi amaçları vardır. Dünyada örneklerine rastlanan yeşil şarj istasyonlarının, ülkemizde de kurulması dileğiyle, uygun istasyon yerleri belirlenmeye çalıştığımız bu çalışmada kullandığımız yöntem ise Analitik Hiyerarşi Prosesidir.