Özet:
Bilgi Teknolojileri, günlük hayatın ayrılmaz bir parçası haline gelirken kurumlar için
de destek fonksiyonu olmanın ötesine geçerek önemli rekabet avantajı sağlayabilen bir
işlev haline gelmiştir. Ne var ki, bu değişimi fark edemeyen ya da değişime direnç
gösteren kurumlar, Bilgi Teknolojileri’ni bir masraf merkezi olarak görerek bir yandan
başarısız projelerle para kaybederken diğer yandan da rakiplerinin elde ettikleri
rekabet avantajlarına cevap verememektedirler. Bu kurumların bir kısmının bir süre
sonra yok olma tehlikesi ile karşılaşa karşıya kaldıklarını ve hatta yok olduklarını da
söylemek mümkündür.
Bilgi Teknolojisi çalışanları, işin niteliği gereği yoğun bir biçimde sahip oldukları
teknik bilginin de etkisi ile daha içe dönük bir çalışma biçimi sergileyerek kimi zaman,
kurumun hedefleri ve istekleri ile örtüşmeyen süreçler ve projeler
gerçekleştirebilmektedir. Kimi zaman teknik olarak mükemmel çözümler geliştirmiş
olsa da stratejik uyumlaşmanın sağlanamamış olması nedeniyle bu proje ve
çözümlerin kuruma yapabileceği katkılar olumsuz bir biçimde etkilenmektedir. Diğer
yandan kurumların üst düzey yöneticilerinin Bilgi Teknolojileri’ni stratejik rekabet
avantajı sağlayacak bir araç olarak görmemeleri ve dolayısıyla da benzer biçimde
stratejik uyumlaşmanın sağlanamaması da bu katkıyı olumsuz etkileyen bir etken
olmaktadır.
Bilgi Teknolojileri yöneticilerinin göstereceği stratejik liderlik davranışlarının
kurumsal iş stratejileri ile uyumu güçlendirmesi, kurumsal başarının artmasına önemli
etkiler yapacaktır.
Bu çalışmada, Bilgi Teknolojileri yöneticilerinin stratejik liderlik davranışlarının,
kurumsal iş stratejileri ile uyumlaşmasının sağlanması ve dolayısıyla da rekabet
avantajının sağlanabilmesine nasıl bir etki yaptığı incelenmiş, çalışmanın önemli bir
parçası olarak da Stratejik Uyumlaşma Ölçeği Türkçe’ye kazandırılmıştır.