Özet:
Göç en genel tanımıyla; insanların ekonomik, siyasi, toplumsal nedenlerle, tek tek ya da
gruplar halinde, geçici veya kalıcı olarak yer değiştirmesidir. Tarih boyunca çeşitli nedenlerle
göç eden insanlar, son dönemlerde ulaşım ve iletişim olanaklarındaki gelişmelerin de etkisiyle
göç hareketlerini hızlandırmışlardır. Nüfusun basit bir yer değiştirme hareketinden çok daha
fazlasını ifade eden göç; hem göç alan hem de göç veren ülkeleri ekonomik, siyasi, toplumsal
ve kültürel olarak değiştirme ve dönüştürme gücüne sahiptir. Türkiye Cumhuriyeti,
kuruluşundan itibaren göç hareketlerinin içinde yer almıştır. İlk yıllarında daha çok göç veren
ülke konumunda olan Türkiye son yıllarda göçmenlerin hedef ülkesi haline gelmiştir. 2011
yılından itibaren Suriye’den Türkiye’ye yapılan kitlesel göç ise bugüne kadar hedef ülkesi
olunan göç hareketlerinin çok ötesindedir. Türkiye'nin bu kadar büyük bir göç dalgasından
ekonomik, toplumsal ve siyasi olarak etkileneceği açıktır. Doğru politikaların uygulanamaması,
göç yönetiminin kapsamlı olmaması, göçmenlerin toplumsal uyumunun sağlanamaması göçü
bir kriz konusu haline getireceğinden; Türkiye hızlı bir şekilde göç konusunda kurumsal
yapısını oluşturmuş ve politikalar üretmeye başlamıştır. Çeşitli bakanlıklar, AFAD, ILO Türkiye
Ofisi başta olmak üzere göç ile ilgili projeler üretilmiş ve göçmenlerin toplumsal uyumunun
sağlanması göç yönetimindeki temel amaçlardan biri olarak ele alınmıştır. Göç politikaları ve
göç ile ilgili projelerin maliyetlerinin, toplumsal uyumun sağlanamamasının getireceği
maliyetten daha yüksek olacağı açıktır.
Bu tezin amacı, 2003 sonrası Türkiye’deki yabancı iş gücünün ekonomi üzerindeki etkilerini,
Suriyeli göçmenlerden hareketle açıklamaya çalışabilmektir. Çalışmada, Türkiye'nin göç ile
ilgili ürettiği politikalar ve göç yönetimi için oluşturulan kurumsal yapılar ortaya koyulduktan
sonra özellikle Suriyeli göçmenlerin istihdam, fiyatlar genel düzeyi, dış ticaret, kayıt dışı
ekonomi üzerindeki etkileri ile göçmen girişimciliği ve çocuk ve kadın göçmen emeği ele
alınmıştır