Abstract:
Bu tez çalışmasında, Richard Nixon'ın iktidara geldiği 1968 yılından 1975 yılına kadar olan süreçte iki ülke arasında dış politika sorununa dönüşen Türkiye'de "haşhaş ekimi", kriz analizi kapsamında ele alınacaktır. Haşhaş Ekimi Krizi, Türk-Amerikan ilişkileri açısından temelleri 1968'de atılan bir kriz olmanın yanı sıra tarafların kendi ulusal siyaset gündemini de belirleyici bir nitelik taşımıştır. Söz konusu kriz genelde olaylar üzerinden, olayların seyri açısından ele alınmakta ve bu konudaki çalışmaların hiçbiri teorik bir çerçeve sunmamaktadır. Bu çalışmada, Türk-Amerikan ilişkilerinde haşhaş ekimi krizi boyunca iki ülke arasındaki ilişkilerin doğasının bir uluslararası ilişkiler teorisi olan Neoklasik Realizm yaklaşımına daha uygun olduğu tespit edilmiştir. Türkiye'nin eskiden beri yetiştirdiği haşhaşın ve ondan elde edilen afyonun bir dış politika sorununa dönüştürülmesi ile haşhaş ekimi sorunu diplomatik bir nitelik kazanmıştır. ABD'nin baskıları karşısında direnç gösteren Türk karar alıcılar için kriz yönetim süreci bir meydan okumaya dönüşmüştür. Haşhaş ekiminin yasaklanmasını talep eden ABD'ye karşı topyekun ekim yasağını kabul etmeyen Demirel Hükumetinin bir uzlaşı zemini yaratamamış olması taraflar arasında bir kırılma noktası doğurmuştur. Bu kırılma noktası ise taraflar için bir kriz yönetim sürecini ortaya çıkartmıştır. Krizin sönümlenmesi-yumuşaması ise 30 Haziran 1971 tarihinde Türkiye'nin haşhaş ekimini topyekun yasaklanması ile gerçekleşmiştir. Ancak Türkiye'nin haşhaş ekimi yasağını 1 Temmuz 1974 tarihinde kaldırıp tekrar üretime başlamasıyla ABD için kriz yeniden tırmanmıştır. Çalışmada kriz anında krizin şekillenmesinde büyük önem taşıyan karar alıcıların liderlik kodları, aktör ve ulusal-uluslararası sistem unsurlarını bir arada değerlendiren, Neoklasik Realizm yaklaşımından yararlanılacaktır. Her kriz kendi özgün ve özgül özelliklerini, ortaya çıktığı koşulları yansıttığından krizler de sınıflandırılmıştır. Bu durum krizin türüne göre kriz yönetim stratejileri geliştirmeyi de gerektirmiştir. Karar alıcılar, kriz yönetimi anında benimsedikleri strateji doğrultusunda kendi liderlik kodlarını da konuşturmuş olurlar. Böylelikle kaynakların nasıl kullanılacağı sorusu da karar alıcıların aldıkları kararlara göre belirlenmektedir. Çalışma, 1968-1975 yılları arasında bir uluslararası sorun haline gelen haşhaş ekiminin, Türkiye'deki üç farklı siyasal karar alıcı tarafından nasıl ele alındığını ve Haşhaş Ekimi Krizi'nin nasıl yönetildiğini, krize sebep olan süreçleri de anlatarak ortaya koymayı hedeflemektedir. Aynı zamanda, "Taraflar için ne zaman bir kriz oluşur?" sorusunu da cevaplayan bu çalışma ile dış politika literatürüne katkı sunmak amaçlanmaktadır.