Abstract:
Bu yüksek lisans çalışmasında inançları gereği başlarını örten kadınların, üniversite eğitimleri sırasında ve kamusal alanda yaşadıkları olumsuz hadiselerin, bazı gazetelerin karikatür köşelerinde nasıl işlendiğine yer verilmiştir. Bu karikatürler siyasi argüman ve manipüle aracı olarak görülen, insan hak ve hürriyetleri ihlali olarak değerlendirilen, şiddet uygulanan, alay hakaret ve rencide eden, irtica tehdidi olarak düşünülen temalar baz alınarak yorumlanmıştır. İlgili dönemlerdeki karikatürlerde siyasi yaptırımların etkileri ve karikatürlerin demokratik haklar kavramlarını nasıl ele aldıkları incelenmiştir. Seçilen gazeteler başörtüsünü kendi ideolojileri bağlamında mağduriyet veya çağdaş Türkiye'nin kurucu değerlerinden kopuş bağlamında, irticai tehdit unsuru olarak görmüş ve bu eğilimlerini çizimlerinde göstermişlerdir. 12 Eylül 1980 darbesinden sonar Yüksek Öğretim Kurulu'nun 1982 de yayınladığı Kılık Kıyafet Genelgesi ile kadınların başörtüleriyle üniversitelerde derslere katılmaları yasaklanmıştır. Nitekim söz konusu genelge ile birlikte konu üzerinde sık sık tartışmalar yaşanmış olmasına rağmen bazı dönemlerde sorun görece hafiflemiştir. 28 Şubat 1997 Post Modern Darbesi sürecinde başörtüsü sorunu derinleşerek başörtü kullanımı kamusal alanda da yasaklanmıştır. Akabinde 1999 Seçimlerinde TBMM'de başörtülü vekil krizi yaşanmış sorun milletin temsilcilerine kadar uzanmıştır. 2000'li yılların hemen başında Milli Görüş geleneğinden doğan AK Parti'nin iktidarıyla birlikte başörtüsü sorunu yavaş yavaş ülke gündeminden kalkmıştır. Tezdeki başörtüsü karikatürleri Akit, Cumhuriyet, Hürriyet, Milliyet, Yeni Asya ve Yeni Şafak gazetelerinden alınmıştır. Cumhuriyet Gazetesi'nde başörtüsü genellikle irticai tehdit olarak işlenmiş ve yasağın mağdurları için aşırı sert ve olumsuz bir çizim dili kullanmıştır. Benzer şekilde Akit Gazetesi de aynı sert ve olumsuz yaklaşımı. yasağı savunanlara karşı göstermiştir. Hürriyet ve Milliyet gazeteleri irtica tehdidi ile beraber ağırlıklı olarak konunun, siyasi argüman olarak kullanılmasına yer vermiştir. Diğer gazetelerin ise konuyu insan hakları, eğitim ve kadın hakları, din ve vicdan özgürlüğü ile mağduriyet temaları bağlamında değerlendirdikleri tespit edilmiştir.