Abstract:
Ortadoğu devlet sistemlerinde nasıl bir değişim ve dönüşümün yaşandığı
konusu tezin ana sorunsalını oluşturmaktadır. Bu bağlamda devlet kurma iddiasında
olan IŞİD örnek bir çalışma konusu olarak ele alınmıştır.
Tarihsel açıdan tezde vurgulanan nokta, günümüzde IŞİD’in bir devlet kurma
çabasında olduğu topraklarda daha önce de bu girişimlerin olduğudur. Bir başka
deyişle, Pan-Arabizm ve Pan-İslamizm ideolojileri çerçevesinde iki kez devlet
kurma yolunda önemli adımlar atılmıştır. Söz konusu ideolojiler çerçevesinde devlet
kurulması çabalarının amacı, Sykes-Picot ile Batı tarafından çizilmiş bulunan
sınırların yok edilip bölgesel bütünleşmenin sağlanmasıdır. Bugün IŞİD de bu amaca
sahip olduğunu iddia ederek tarihsel deneyimlerden yararlanma çabası içerisindedir.
Tarihte aktör olarak devletler tarafından denenmiş ve başarısız olunmuş bu
deneyimlerin bugün aktör olarak yine benzer ideolojiler çerçevesinde bir “terör”
örgütü tarafından canlandırılmak istenmesi yine başarısızlığa mahkum bir deneme
olarak addedilebilir.
IŞİD 1999 yılında kurulmuş olmakla birlikte konjonktürel olarak değişimlere
ayak uydurmuş ve sürekli isim değiştirerek varlığını bugüne kadar getirmiş bir
“terör” örgütüdür. Uyguladığı eylem tarzı, uyandırdığı güvensizlik hissi ve eş
zamanlı saldırılarla daha fazla zarar verme taktiği ile gündemi sürekli meşgul eden
bu örgüt bazı özellikleri nedeniyle diğer “terör” örgütlerinden farklılaşmaktadır.
Bu çalışmanın hedefi örgütün devlet olma iddiasının geçerli olup olmadığını
ve El-Kaide terör örgütünden ne gibi farklılıklara sahip olduğunu sorgulamaktır.
Küresel ölçekte terör saldırıları yapan, ciddi maddi gelire sahip ve toprak işgal
ederek devlet kurma çabasında olan IŞİD, devletleşmeye çalışan belki de ilk “terör”
örgütü olması bakımından araştırılmaya değer görülmüştür.