YTÜ DSpace Kurumsal Arşivi

Aerobik ve anaerobik depo sahalasında oluşan sızıntı sularında fenol bileşiklerinin tayini

Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisor Yrd. Doç. Dr. M. Sinan Bilgili
dc.contributor.author Yazıcı, Remziye
dc.date.accessioned 2018-07-19T13:01:58Z
dc.date.available 2018-07-19T13:01:58Z
dc.date.issued 2009
dc.identifier.uri http://localhost:6060/xmlui/handle/1/6408
dc.description Tez (Yüksek Lisans) - Yıldız Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2009
dc.description.abstract Bu çalışmanın amacı aerobik ve anaerobik depo sahalarında oluşan sızıntı suyunda fenol bileşiklerinin katı faz mikroekstraksiyon (SPME) yöntemi ile ekstrakte edilelerek tayin edilmesi ve bu bileşiklerin aerobik ve anaerobik degradasyonunun belirlenmesidir. Bu amaçla 40 cm çapında ve 100 cm yüksekliğinde 2 adet katı atık reaktörü kullanılmıştır. Reaktörlere İstanbul Avrupa Yakası'nda oluşan katı atık özelliklerine sahip katı atıklar yerleştirildikten sonra 150 gün boyunca sızıntı suyunda fenol bileşiklerinin değişimi izlenmiştir. Çalışma kapsamında kullanılan standart çözelti içerisinde bulunan 24 fenol bileşiğinin tayini gerçekleştirilmiş, bunların konsantrasyonlarında zamana bağlı olarak meydana gelen değişimler tesbit edilmiş ve elde edilen sonuçlara yer verilmiştir.Sızıntı suyu gibi komleks sularda fenol bileşiklerinin ekstraksiyonunda SPME yönteminin etkin bir yöntem olduğu belirlenmiştir.Mono- ve di-klorlu fenol bileşiklerinin aerobik şartlar altında hızlı bir şekilde giderimi gerçekleşirken daha yüksek klorlu fenol bileşiklerinin (TeCP, PCP gibi) aerobik ortamlarda giderilmesinin mümkün olmadığı belirlenmiştir.Anaerobik şartlarda gerçekleşen deklorinasyon prosesinin son kademesinde oluşan fenol anaerobik mikroorganizmalar tarafından metan ve karbondioksite dönüştürülebilir. Ancak çalışmada kullanılan anaerobik reaktörde çalışmanın gerçekleştirildiği 150 gün boyunca anaerobik metanojenik safhaya ulaşılamadığından fenolün giderimi mümkün olmamıştır.Nitrofenoller aerobik ortamda hızlı bir şekilde ayrışırken anaerobik ortamda bu bileşikler önce amino gruplarına dönüşmekte ve daha sonra metan ve karbonsiokside dönüştürülmektedir. Anaerobik reaktörde metan safhasının başlamamış olmasına rağmen nitrofenol konsantrasyonlarının azalması bu bileşiklerin amino gruplarına dönüştüğünü göstermektedir.Ülkemizde atıkların bertarafında yaygın olarak vahşi depolama yönteminin kullanıldığı düşünüldüğünde herhangi bir geçirimsizlik tabakasına sahip olmayan bu sahalardan oluşan sızıntı sularının yeraltı ve yüzeysel sulara karışma ihtimalini arttırmaktadır. Analizi gerçekleştirilen fenol bileşiklerinin tamamının sızıntı suyunda mevcut olması, bu bileşiklerin toksik etkilerine bağlı olarak tehlikenin ne kadar büyük olduğunu göstermektedir. Klasik anaerobik depolama ile karşılaştırıldığında gerek atık stabilizasyonunun gerekse toksik bileşenlerin gideriminin hızlı bir şekilde gerçekleştiği aerobik depolama yöntemi özellikle eski depo sahalarının rehabilitasyonunda alternatif bir yöntem olarak değerlendirilebileceği belirlenmiştirAnahtar Kelimeler: Aerobik depolama, Anaerobik depolama, Sızıntı suyu, Fenol, Klorofenol, Nitrofenol, Tetraklorofenol, Pentaklorofenol, Ayrışma
dc.subject aeorobik depolama
dc.subject anaeorobik depolama
dc.subject sızıntı suyu
dc.subject nitrofenol
dc.subject ayrışma
dc.title Aerobik ve anaerobik depo sahalasında oluşan sızıntı sularında fenol bileşiklerinin tayini
dc.type Tez


Bu öğenin dosyaları

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster