Özet:
Bu araştırmanın amacı, matematik öğretmeni adaylarının matematiğin doğasına,
öğretimine ve öğrenimine yönelik inançlarının ve bu inançların matematik öğretmeni
olduktan değişip değişmediğinin incelenmesidir. Araştırmada, katılımcıların
matematiğe yönelik inançlarını ve inançlarındaki değişimi derinlemesine
gözlemlemek, tanımlamak ve analiz etmek için boylamsal fenomenolojik araştırma
deseni kullanılmıştır. Araştırmanın katılımcıları, İstanbul’da İlköğretim Matematik
Öğretmenliği Programı son sınıfa devam eden öğretmen adayları arasından amaçlı
örnekleme yöntemiyle seçilen 7 öğretmen adayından oluşmaktadır. Araştırmanın
verileri, araştırmacı tarafından ilgili literatür ve uzman görüşü doğrultusunda
geliştirilen yarı yapılandırılmış görüşme formları yardımıyla toplanmıştır. Bu
araştırma boylamsal bir çalışma olduğundan araştırmanın verileri iki aşamada
toplanmıştır. İlk aşamada katılımcılarla 2014-2015 eğitim öğretim yılında, ikinci
aşamada ise 2018-2019 eğitim öğretim yılında olmak üzere dört yıl arayla bireysel ve
yüz yüze görüşmeler yapılmıştır. Verilerin analizinde Hewson ve Hewson (1989)
tarafından önerilen ve İrez (2004) tarafından bilişsel haritaların oluşturulmasına
genellenen veri analizi prosedürü kullanılmıştır. Araştırmanın ilk aşamasından elde
edilen sonuçlar, katılımcıların öğretmen adayı iken matematiğin doğasına, öğretimine
ve öğrenimine yönelik çoğunlukla öğrenci merkezli (geleneksel olmayan) inançlara
sahip olduklarını göstermiştir. Araştırmanın ikinci aşamasında ise katılımcıların
öğretmen olduktan sonra matematiğin doğasına, öğretimine ve öğrenimine yönelik
inançlarında büyük bir değişimin olmadığı elde edilmiştir. Ancak katılımcıların çoğu;
etkili matematik öğretimine yönelik yetersiz bilgi sahibi olmaları gibi birtakım
pedagojik faktörler yüzünden ve müfredatı yetiştirmedeki zaman problemi,
öğrencilerin matematiğe yönelik inançları, okuldaki diğer öğretmenlerin, yöneticilerin
ve öğrenci velilerinin beklentileri gibi bazı bağlamsal faktörler yüzünden öğretim
uygulamalarında inandıkları gibi öğretemediklerini belirtmişlerdir.